KPSS davasının ilk duruşması tamamlandı

KPSS sorularının sızdırılmasına ilişkin 16'sı tutuklu 51 kişi hakkında "Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmak, resmi belgede sahtecilik ile kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık" suçlarından açılan davanın ilk duruşması tamamlandı.

Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz  sanıklar, avukatları ile şikayetçi ÖSYM avukatları katıldı. Avukatları davadan  çekilen sanıklar, kendilerini avukat olmadan savundu.

Sanık Ahmet Yapalak, hakkındaki suçlamaların hiçbir somut delile  dayanmadığını ileri sürerek, 2009'da KPSS'ye girerek bir kurumda sözleşmeli  çalışmaya başladığını, sözleşmelilerin daha sonra kadroya geçirildiğini, bu  nedenle bir kuruma yerleşmek için usulsüzlük yapmaya ihtiyacı olmadığını savundu.

Temiz ve dürüst bir yaşamı olduğunu ifade eden Yapalak, soruşturmadaki  bir şüpheliyle sınavdan önce ve sonra neden görüştüğü sorusu üzerine, bu kişinin  üniversiteden arkadaşı olduğunu, sadece onunla değil diğer arkadaşlarıyla da  görüşmeler yaptığını söyledi.

Sanık Ali Bulutyaran ise 2008-2010 yıllarında girdiği sınavlarda  aldığı sonuçlar arasında bariz bir fark olmadığını savundu. Bazı sorularda soru  kitapçığına yaptığı karalamalardan, yanlış işlemle doğru sonuca ulaştığının iddia  edildiğini aktaran Bulutyaran, bu soruların mantık sorusu olduğunu, işlem  gerektirmediğini ileri sürdü. Telefonla görüştüğü belirlenen şüpheli isimlerle  dershane veya üniversiteden tanıştığını anlatan Bulutyaran, irtibatı olduğu  belirtilen Hanefi Sözen'i tanımadığını söyledi.

- "Cemaat dershanelerinde ekmek parası için çalıştım"

Bulutyaran ayrıca, cemaat dershanelerinde örgüt isnadı olmadığı  dönemde ekmek parası için çalıştığını, terör örgütü üyeliği suçlamasını kabul  etmediğini belirtti.

Sanık Ali Karakuş, yanlış işlemle doğru sonuca ulaştığı belirtilen  sorularla ilgili kendisini savunurken, deneme yanılma yoluyla sonuca  ulaşılabileceğini, kendisinin de böyle yaptığını ifade etti. Bilirkişi  raporlarına itiraz eden Karakuş, yenilenen sınavda yine yüksek puan aldığını,  şüphelilerle hiçbir bağının bulunmadığını söyledi.

Sanık Atilla Sağır, savunmasına FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimini  kınayarak başladı. Hiçbir sahtecilik yapmadığını öne süren Sağır, "Sivas’ta 2004  yılında bir dershanede 6 ay çalıştım ve ayrıldım. Oradaki 3 kişinin Hanefi Sözen  ile irtibatları varmış. Bu beni ilgilendirmez. O kişileri şu an görsem  tanıyamayabilirim. 2004 yılından sonra hiçbir şekilde onları görmedim, irtibatım  olmadı. HTS kaydı yok, para transferim yok. 4 aydır tutukluyum, mağdurum." dedi.

Sanık Bünyamin Palta da atılı suçlamaları kabul etmedi. Yasa dışı  hiçbir eyleme karışmadığını savunan Palta, soruları önceden görmediğini, sınavı  emeğiyle kazandığını kaydetti. Palta, 2006'da maddi sıkıntıları nedeniyle 1 yıl  dershanede çalıştığını belirterek, o kurumdaki kişilerle iş ilişkisi dışında  bağlantısı olmadığını söyledi.

Sanık Metin Sancaklı ise neden cemaat okullarında çalıştığının  sorulması üzerine, "O zaman bu okullar başarılı olduğu için, ben de kendimi  geliştirmek adına o okullarda çalıştım." savunmasını yaptı.

Sanık Cihan Çolak, girdiği sınav iptal edilince kendisini  toparlayamadığını, bu nedenle ikinci sınavda puanının düştüğünü belirtti. Cemaat  dershanelerinde 2008-2009 yıllarında çalıştığını ifade eden Çolak, dosyadaki  diğer şüphelilerden sadece biriyle görüştüğünü, bu kişinin üniversiteden arkadaşı  olduğunu anlattı.

- "Sözleşmeyle, maaş karşılığında çalıştım"

Sanık Mustafa Işıkol da 2009 KPSS'de 104 doğru yaparak Milli Eğitim  Bakanlığında sözleşmeli öğretmen olarak çalışmaya başladığını, 2010'daki sınava  kadrolu olmak için girdiğini söyledi. Sözleşmelilerin bir süre sonra kadroya  alındığını belirten Işıkol, bu sınava girmese dahi çalışmaya devam edeceğini  kaydetti. Işıkol, 2009 KPSS'de 104, iptal edilen 2010 KPSS'de 119, yenilenen  sınavda 93 doğru yaptığını, 93 doğrunun azımsanacak bir rakam olmadığını savundu.

Sanık Tuncay Solmaz, Mahkeme Başkanı Cafer Aşık'ın, Fetullah Gülen  grubuna yakın kurumlarda çalıştığını belirterek, soruların da bu gruptan  sızdığının iddia edildiğini hatırlatması üzerine o kurumlarda sözleşmeyle, maaş  karşılığı çalıştığını ifade etti.

Solmaz, çalıştığı bu kurumlardaki kişilerle pek irtibatının olmadığını  anlatarak, "O iş yerlerinde olan kişilerden yarısı bayan. Fıtratım gereği şahsen  bayanlarla çok bir irtibatım, arkadaşlığım yoktur." ifadelerini kullandı. Mahkeme  Başkanı Aşık ise "Birebir irtibatının olduğu söylenmiyor zaten, aynı kurumda  çalışıyor olmanın dikkat çekici olduğu belirtiliyor. 'Bayanlarla görüşmedim,  etmedim' bunları söylemene gerek yok." karşılığını verdi.

Sanık Kemal Sakman da MASAK raporunda belirtilen para transferlerine  ilişkin iddialara yanıt verdi. Sakman, raporda bahsedilen 40 ve 60 lirayı aynı  okulda görev yaptığı ve borç aldığı iki öğretmene gönderdiğini, 680 lirayı ise  daha önce görev yaptığı ve ayrıldıktan sonra kendisine yanlışlıkla fazla para  yatıran okulun muhasebecisine iade ettiğini söyledi. Sakman, iptal edilen sınavın  yerine yapılan sınava Ankara'da girdiğini, tüm olumsuzluklara rağmen yine  atanabilecek bir puan aldığını kaydetti.

Savunma yapan tüm sanıklar tutuksuz yargılanma ve beraat talebinde  bulundu.

Duruşma sanık savunmalarıyla yarın devam edecek.

İddianamede, 2010 KPSS eğitim bilimleri, genel kültür ve genel yetenek  alanlarındaki soruların sınavdan önce elde edilerek dağıtıldığının, jandarma  kriminal, Emniyet Bilişim Uzmanlığı, TÜBİTAK raporları, şüpheli, şikayetçi ve  tanık beyanlarına göre "kesin ve net" olduğu belirtiliyor