Küresel piyasalarda gözler ABD'nin enflasyon verilerine çevrildi

Küresel pay piyasaları, geçen hafta para politikalarına ilişkin belirsizliklerle negatif bir seyir izlerken, gelecek hafta ABD'de açıklanacak enflasyon verileri başta olmak üzere yoğun veri gündemi yatırımcıların odağına yerleşti.

Dünya genelinde artan enflasyon endişesi piyasalarda oynaklığı artırmaya devam ediyor.

ABD'de makroekonomik verilerin ekonominin soğumadığına yönelik sinyalleri para piyasalarındaki fiyatlamaları zorlaştırırken, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ın hafta içindeki şahin açıklamaları da risk algısının artmasına neden oldu.

Powell, ABD Senatosunun Bankacılık, Konut ve Kentsel İşler Komitesi'nde yaptığı konuşmada, son ekonomik verilerin beklenenden daha güçlü geldiğini, bunun da faiz oranlarının nihai seviyesinin tahmin edilenden daha yüksek olabileceğini gösterdiğini belirtti.

Fiyat istikrarını yeniden sağlamanın, muhtemelen bir süre daha kısıtlayıcı bir para politikası duruşunu gerektireceğini vurgulayan Powell, "Verilerin toplamı daha hızlı sıkılaşmanın gerekli olduğunu gösterirse, faiz artışlarının hızını artırmaya hazırız." dedi.

Powell'ın konuşmasının ardından açıklanan iş gücü piyasası verileri de nihai faiz oranına ilişkin fiyatlamalar yüzde 5,75-6,00 seviyesinde güçlenmeyi sürdürdü.

Öte yandan, dün açıklanan tarım dışı istihdam 311 bin, çarşamba günkü ADP özel sektör istihdamı da 242 bin kişiyle beklentilerin üzerinde gerçekleşti.

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed'in 22 Mart'taki toplantıda 50 baz puan faiz artıracağına yönelik beklentiler yüzde 70 seviyesinde dengelenirken, gelecek hafta açıklanacak enflasyon verilerinin fiyatlamalarda oynaklığı artırması bekleniyor.

Analistler, mayıs ve haziran toplantılarında bankanın 25 baz puan faiz artırmasına kesin gözüyle bakıldığını aktararak, temmuz toplantısında da benzer bir adım atılacağına yönelik öngörülerin yüzde 30 seviyesinde bulunduğunu ifade etti.

Emtia fiyatları söz konusu haber akışıyla karışık bir seyir izlerken, Brent petrolün varili haftayı yüzde 4 düşüşle 82,4 seviyesinden tamamladı.

Altının ons fiyatı ise haftalık yüzde 0,7 değer kazancıyla 1.867 dolara çıkarken, gümüşün ons fiyatı yüzde 3,4 geriledi.

ABD'de bankacılık sektörü alarm verdi

ABD'de pay piyasaları geçen hafta yüzde 4'ten fazla gerilerken, Fed'in politika faizini beklentilerin üzerinde bir noktaya kadar yükselteceğine yönelik fiyatlamalar sonrası bazı bankaların tahvil pozisyonlarında oluşan zararları realize etmek zorunda kalması, ABD'nin bankacılık sektöründe endişeleri artırdı.

Tahvil pozisyonunu yaklaşık 1,8 milyar dolar zararla kapatan ve 2 milyar doların üzerinde sermaye artırımına gideceğini duyurmasının ardından hisselerinde sert düşüş yaşanan SVB'ye, ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC) tarafından kayyum atandı.

SVB'nin iflası, 2008 küresel finansal krizinden bu yana ABD'de kayıtlara geçen en büyük banka iflaslarından biri oldu.

ABD Hazine Bakanı Janet Yellen da SVB çevresindeki gelişmeleri görüşmek üzere finansal sistemi düzenleyici kurumların yetkilileriyle bir araya geldi. Yellen'ın, görüşmede, bankacılık düzenleyicilerinin konuya ilişkin uygun önlemleri alacaklarına tam güven duyduğunu, bankacılık sisteminin dirençli kalmaya devam ettiğini ve düzenleyicilerin bu tür olayları ele almak için etkili araçlara sahip olduğunu belirttiği bildirildi.

Söz konusu gelişmeler ABD bankalarının hisse fiyatlarında ciddi kayıplara neden olurken, bankaların piyasa değeri geçen hafta yaklaşık 80 milyar dolar eridi.

Fed'in nihai faiz oranını yüzde 6 olarak belirleyebileceğine yönelik fiyatlamalarla haftanın ilk yarısında satış ağırlıklı bir seyir izleyen tahvil piyasaları, bankacılık sektöründeki gelişmelerin risk algısını artırmasıyla alış ağırlıklı seyre döndü ve ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi geçen hafta yaklaşık 30 baz puan gerileyerek yüzde 3,7'ye indi.

Bu gelişmelerle, geçen hafta New York borsasında, S&P 500 yüzde 4,55, Dow Jones endeksi yüzde 4,44 ve Nasdaq endeksi yüzde 4,71 değer kaybetti.

13 Mart ile başlayan haftanın veri takviminde, salı Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), çarşamba Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE), perakende satışlar ve New York Fed sanayi endeksi, perşembe konut başlangıçları, Philadelphia Fed imalat endeksi ve inşaat izinleri ile cuma sanayi üretimi, kapasite kullanımı ve Michigan Üniversitesi Tüketici Güven Endeksi verileri takip edilecek.

Avrupa'da gözler ECB'ye çevrildi

Avrupa borsalarında geçen hafta satış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, ECB'nin perşembe günkü para politikası kararı ve toplantı sonrası ECB Başkanı Christine Lagarde'ın yapacağı açıklamalar yatırımcıların odağına yerleşti.

Para piyasalarındaki fiyatlamalarda ECB'nin gelecek hafta 50 baz puan faiz artırmasına kesin gözüyle bakılırken, politika metni ve Lagarde'ın açıklamalarında gelecek dönem politikalara ilişkin olası ipuçları aranacak.

Avrupa'da da ekonomik aktivite güçlü sinyaller vermeye devam ederken, hafta içinde açıklanan verilere göre Almanya'da sanayi üretimi aylık bazda yüzde 3,5 artarak beklentileri geride bıraktı. Avro Bölgesi geçen yılın son çeyreğinde yıllık yüzde 1,8 büyürken, çeyreklik bazda değişim göstermedi.

Analistler, bölgedeki enflasyon baskısının gündemde kalmaya devam ederek Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) politika alanını daralttığını kaydetti.

Geçen hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 2,50, Almanya'da DAX endeksi yüzde 0,97, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 1,73 ve İtalya'da MIB 30 endeksi yüzde 1,95 geriledi.

Gelecek hafta salı İngiltere'de işsizlik, çarşamba Avro Bölgesi'nde sanayi üretimi ve cuma Avro Bölgesi'nde enflasyon verileri takip edilecek.

Asya'da belirsizlikler güçleniyor

Asya borsalarında geçen hafta Japonya hariç satış ağırlıklı bir seyir öne çıkarken, Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) para politikasında değişikliğe gitmedi.

Banka politika faizini yüzde eksi 0,1'de bırakırken, getiri eğrisi hedef aralığını da değiştirmeyerek artı/eksi yüzde 0,5 düzeyinde korudu.

Söz konusu kararı oy birliğiyle alan BoJ, sınırsız miktarda devlet tahvili ve yıllık 12 trilyon yen borsa yatırım fonları (ETF) ile yıllık 180 milyar yen Japon gayrimenkul yatırım fonları (J-REIT) alımına devam edeceğini bildirdi.

Japonya'da Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) 2022'nin 4. çeyreğinde yıllık bazda yüzde 0,1 büyüyerek, Japonya'da ÜFE ise şubatta yıllık yüzde 8,2 artarak beklentilerin altında kaldı.

Çin'de, enflasyon önemli oranda yavaşlarken, üretici fiyatları gerilemeye devam etti. Bu durum ülkenin ekonomik aktivitesine ilişkin endişeleri tekrar gündeme getirdi. Ülkede TÜFE yıllık yüzde 1 artarken, ÜFE yıllık bazda yüzde 1,4 geriledi.

Öte yandan, Xi Jinping Çin'de üçüncü dönem devlet başkanlığına seçildi.

Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,78 değer kazanırken, Çin'de Şanghay bileşik endeksi yüzde 2,95, Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 6,07 ve Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 1,54 geriledi.

13 Mart ile başlayan haftanın veri takviminde çarşamba Çin'de perakende satışlar ve sanayi üretimi ile perşembe Japonya'da dış ticaret dengesi sanayi üretimi ve kapasite kullanımı verileri takip edilecek.

Yurt içinde gözler ödemeler dengesi verilerine çevrildi

Yurt içinde geçen hafta BIST 100 endeksi yüzde 3,30 yükselişle 5.384,56 puandan kapanırken, gelecek hafta gözler pazartesi günkü ödemeler dengesi verilerine çevrildi.

AA Finans'ın beklenti anketine katılan ekonomistler, cari işlemler hesabının ocakta 8,8 milyar dolar açık vermesini bekliyor. Geçen hafta yurt içinde açıklanan verilere göre takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksi ocakta yıllık yüzde 4,5 artarak beklentileri aşarken, işsizlik oranı ise ocakta yüzde 9,7'ye geriledi.

Dolar/TL haftayı bir önceki haftalık kapanışın yüzde 0,5 üzerinde 18,9677'den tamamladı.

Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 5.350 ve 5.250 seviyelerinin destek, 5.400 ve 5.500 puanın ise direnç olarak öne çıkabileceğini söyledi.

Gelecek hafta yurt içinde çarşamba konut başlangıçları ve bütçe dengesi, perşembe konut fiyat endeksi ve cuma günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Piyasa Katılımcıları Anketi takip edilecek.

Öte yandan, gelecek hafta cuma akşamı piyasalar kapandıktan sonra kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in Türkiye için kredi değerlendirme raporunu açıklaması bekleniyor.

AA