İŞTE Kurtulmuş'un açıklamalarından satır başları:
Suriye'deki önemli bir operasyondur. 75 gün içinde 173 köy DEAŞ'tan temizlenmiştir. El Bab kasabasına yaklaşık 12 kilometreye kadar gelinmiştir, operasyon sürdürülüyor. 10 şerefli TSK mensubu şehit düşmüştür.
Münbiç konusunda kararlılığımız devam etmektedir. ABD Genelkurmay Başkanı'na dün açıklıkla ifade edilmiştir. PYD'nin tamamen boşaltmasının önemi ifade edilmiştir. Türkiye'nin Münbiç hazırlıklarını tamamladığı da dile getirilmiştir.
Rakka operasyonu başlatıldı. DEAŞ'ı Rakka'da çevrelemektir. Biz Rakka'da, Halep'te, Musul'da bütün bu şehirler, bu şehirlerin halklarına aittir. Demografik yapıyı değiştirmek kimseye fayda sunmayacaktır.
Rakka operasyonu başlatıldı. DEAŞ'ı Rakka'da çevrelemektir. Biz Rakka'da, Halep'te, Musul'da bütün bu şehirler, bu şehirlerin halklarına aittir. Demografik yapıyı değiştirmek kimseye fayda sunmayacaktır. Türkiye'nin sınır bölgesine yaptığı askeri sevkıyat da alınan tedbirler kapsamındadır. Telafer ve Sincar'ın Haşdi Şafi tarafından işgal edilmesinin de bölge barışına katkısı olmayacağını ifade etmek istiyoruz. İlgili birimlere bildirilmiştir.
"TAK TARAFINDAN YAPILDIĞI TEYİT EDİLMİŞ OLDU!"
Bu olayın ortaya çıkması kadar, ortaya konulmaya çalışılan tezgahın da Türkiye'nin ne kadar büyük bir saldırı altında olduğunu da göstermek isterim. Uluslararası bir haber ajansı, bu saldırının başka bir terör örgütü tarafından yapıldığını dünyaya yaydı. Terör örgütüyle bağlantılı bazı siyasetçiler de olayı PKK üzerinden başka yerlere kaydırmaya çalıştılar. 3 ayrı telsiz konuşmasında "Kemal" kod adlı bir kişi üzerinden bilgiler teyit edilmiş oldu. TAK tarafından bu operasyonun yapıldığı teyit edilmiş oldu. Daha olayın dumanları tüterken, uluslararası bir haber ajansının PKK'nın yükünü hafifletme çabasını da görmüş oluyoruz. Bu Türkiye'nin maruz kaldığı operasyon için önemlidir. Hurşit Külter olayında da benzerini yaşadık. Türkiye sadece sahada terör örgütleriyle değil, uluslararası bir algı operasyonuyla da mücadele ediyor.
HDP'NİN FİRARİ MİLLETVEKİLİ NİHAT AKDOĞAN YAKALANDI!
Bu süreçte 15 milletvekili hakkında yakalama kararı vardı. 12 kişi ilk anda yakalanmıştır, 9'u için mahkemeler tutuklama, 3'ü için de denetimli serbestlik kararı verilmiştir. 3 milletvekili de firari durumundaydı. Nihat Akdoğan Hakkari girişinde polisler tarafından yakalandı.
Anayasa'da yapılan değişiklikle, haklarında fezleke bulunan milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılmış, adli süreç başlamıştır. HDP'liler ifade vermekten kaçındırlar, ifade vermedikleri için böyle bir sürecin önü açıldı. Bunun Anayasa'ya aykırı olduğunu iddia etmek Anayasa'ya haksızlıktır. Anayasal bir süreç mahkemeler tarafından devam ediyor. Anayasa'nın emrinin gereğidir. İlgili mahkemeler bunları yapmıştır, siyaseten bizim karışacağımız bir iş değildir. Yüzde 100 hukuki bir süreçtir. Herkesin saygı göstermesini temenni ederiz.
"PARTİ KAPATMAYI DOĞRU BULMUYORUZ"
HDP'li miletvekilleri parlamento çalışmalarına katılırlar mı, katılmazlar mı; bunlar kendilerinin bileceği iştir. Milletin iradesi ile parlamentoya gelenlerin milletin iradesine saygı göstermesi gerekir. Ümit ederiz ki, parlamento çalışmalarına katılırlar.
Mesele HDP'nin tüzel kişiliğiyle ilgili değildir. Biz partilerin kapatılmasını doğru bulmuyoruz. Bir kısmıyla ilgili mahkemelerin yürüttüğü çalışmalar çerçevesinde gözaltılar vardır. Bu HDP'nin tüzel kişiliğiyle ilgili bir mesele değildir.
BELEDİYE BAŞKANLARINA YURTDIŞI YASAĞI İDDİASI
Bazı belediye başkanlarının yurtdışına çıkışı engelleniyor iddialarına maruz kalıyoruz. 186 belediye başkanı yurtdışına çıkmak için İçişleri Bakanlığı'ndan izin istemiş 170 tanesi uygun görülmemiş. OHAL çerçevesinde bütün belediye başkanlarının yurtdışı ziyaretlerinin gözden geçirildiği bir durumdur.
Devam edecek..(SABAH)