Mavi Marmara’ya sürpriz destek

UCM Mavi Marmara saldırısıyla ilgili görülen davaya, Slobodan Miloşeviç'in Lahey'de yargılandığı davada savcılık yapan ve Suriye'deki tutuklulara uygulanan sistematik işkenceleri ortaya koyan raporun yazarlarından avukat Sir Geoffrey Nice bakacak

İngiltere'nin başkenti Londra'da Sir Nice'ın başkanlık edeceği yeni hukuk ekibinin oluşturulmasıyla ilgili basın toplantısı düzenlendi. Basın toplantısına Sir Nice'ın yanı sıra hukuk ekibinde bulunan avukat Rodney Dixon, Paul Mylvaganam, KC Hukuk Bürosu'ndan hukukçu Hakan Camuz ve Elmadağ Hukuk Bürosu'ndan avukat Cihat Gökdemir katıldı.

Mavi Marmara saldırısıyla ilgili geçen yıl mayıs ayında UCM'ye gidildiğinin ve saldırıyla ilgili inceleme yapılmasının talep edildiğinin anımsatıldığı basın toplantısında ancak başvurunun üzerinden bir yıl geçmesine karşın inceleme yapılmadığına dikkati çekildi.

Türkiye ve Hollanda'daki avukatların yanı sıra Mavi Marmara saldırısı mağdurlarını UCM'de temsil edecek İngiliz hukuk ekibinin başındaki avukat Sir Geoffrey Nice, "Bu çok önemli ve ciddi bir dava. Bu dava İsrail ile ilgili olduğu için değil, insani yardım götüren ve silahsız bir konvoya açık denizde saldırılmasından ve 9 kişinin hayatını kaybetmesinden dolayı ciddi ve önemlidir" dedi.

UCM'nin inceleme yapmamasının hem mahkemenin hem de uluslararası adalet sisteminin saygınlığına zarar vereceğini vurgulayan Sir Nice, "UCM görevini yerine getirmelidir. Bu konu hızlıca incelenmelidir" ifadesini kullandı.

"UCM'de inceleme başlatılmasında başarısız olunursa başka mahkemelere başvurmayı planlayıp planlamadıkları" sorusuna Nice, "Evet tüm olasılıklara bakıyoruz. Uluslararası Adalet Divanı ve diğer ülkelerde davalar açmak da bu olasılıkların arasında bulunuyor" yanıtını verdi.

Sir Nice, "Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerde normalleşme olursa bunun yürüttükleri yasal sürece etkisinin nasıl olacağı" sorusu üzerine şunları kaydetti:

"Normalleşmenin yasal süreci etkilemesini beklemiyoruz. Ülkeler arasında tazminatla ilgili varılacak bir anlaşma bağlayıcı değildir ve kişilerin mahkemelere başvurmasını engellemez. Çok sayıda müvekkilimiz verilecek tazminatın bu davadan vazgeçmelerine neden olmayacağını söylüyor çünkü adaletin yerini bulmasını görmek istiyorlar. Anlaşmak için bazı baskılar olabilir. Ama kurbanlar bu noktada 'bu, parayla anlaşmakla ilgili bir dava değildir, adalet için bir davadır' diyebilirler."