"Darbe bir insanlık suçudur, insan haysiyet ve onuruna karşı yapılan en aşağılık faşizan bir saldırıdır. Ve haysiyet sahibi olan her birey tarafından şiddetle lanetlenmelidir.
Malum, Mısır’da darbeciler halkın iradesiyle seçilen Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi devirip yönetime el koydular, yani demokrasiye karşı cinayet işlediler.
Şimdi Batı dünyası, Mısır’ın faşist darbecileri karşısında suskun. Dünyadaki bütün çiçek böcek işleri, gayler, lezbiyenler, hayvan hakları gibi her konuda raporlar hazırlayan, demokrasi kriterleri yayınlayan Avrupalılar, Mısır’da darbecilerin ‘demokrasi cinayeti’ karşısında dillerini yuttular.
Siz demokrattınız değil mi, darbelere de karşıydınız, faşizmin her türlüsünü de lanetliyordunuz. N’oldu peki, dilleriniz apış aranıza mı girdi?
Sizin demokratlığınıza tüküreyim ben... Yıllardır, Ortadoğu’daki kanlı diktatörleri, kralları önce besleyip büyüttünüz sonra da Batı’nın fahişesi olarak kullanıp bir kenara attınız. Şimdi de, küçük kanlı kuklalarınızın demokrasiyi katledişini seyrediyorsunuz.
Mısır’da demokrasiye karşı yapılan darbe, sadece Batı dünyasının ikiyüzlülüğünü, sahtekârlığını değil, Türkiye’deki liberal-demokrat ve solcu geçinen bazı demokrasi haramilerinin de maskesini düşürdü.
Günlerdir, Taksim’deki vandalizm görüntülerini bize demokrasi diye satmaya çalışan şuursuz liberaller, Tahrir’i gösterip “Bakın sizin de sonunuz böyle olur” demeye çalışıyorlar.
N’oldu peki Tahrir’de?
Eğer ne olduğunu göremeyecek kadar zekâ özürlüyseniz, hemen söyleyelim. Darbeciler demokrasiyi askıya aldıklarını ilan eder etmez, Tahrir’de coşku vardı, havai fişeklerle kutlama vardı, yani darbeyi kutluyorlardı.
Tahrir’de ‘darbe çağrısı’ yapan kalabalıkları görünce aşka gelen bir liberal kalem, Mursi’nin sonunu işaret ederek AK Parti iktidarını şöyle tehdit ediyor: “İki yıldır akıl hocalığı yaptıkları Muhammed Mursi’nin, birkaç hafta içinde Mısır’da ne hale geldiğini görüp uyanamıyorlar da. Muhammed Mursi’nin mukadder çöküşü ve Müslüman Kardeşler’in Mısır’daki başarısızlığı, şimdi tutturduğu yoldan dönmezse...”
N’olur peki dönmezse, Türkiye’de de darbe mi olur? Taksim’deki hükümet yıkma görüntülerinin sizin için neden bu kadar değerli olduğu şimdi daha iyi anlaşılıyor. Sizin demokratlığınız ve liberalliğiniz buraya kadar işte... Mısır’daki darbe vesilesiyle, çok uyumlu bir aile fotoğrafı oluşturdunuz doğrusu. Bu fotoğrafta Suriye diktatörü Beşşar Esad da var, Kamer Genç de... Bu şeref size yeter...
Sizin, liberalliğinize de, demokratlığınıza da yuh olsun... Şimdi daha iyi anlıyoruz ki, şu ulusalcılar ve Ergenekoncular sizden daha dürüst. Hiç değilse onlar, açık açık “Darbe istiyoruz” deme cesaretini gösterebiliyorlar. Sizde o yürek bile yok!"