Adıyaman Milli Eğitim Müdürü Seyfi Özkan, 08-09 Haziran 2013 tarihlerinde yapılacak olan SBS ve Parasız Yatılı ve Bursluluk Sınavı öncesi bir mesaj yayınlayarak, sınava girecek öğrencilere sınav öncesi ve sınav sonrası dikkat etmeleri gerekenler konusunda tavsiyelerde bulundu.
Özkan, öğrencilerin sınav öncesinde sınava gireceği sınıfı mutlaka daha önceden görmelerini, arkadaşlarıyla sınavla ilgili gergin konuşmalar yapmamalarını, rahatlatıcı etkinliklere zaman ayırmalarını, sınavdan bir gün önce ders çalışmayı bırakarak, dinlenmeye geçmelerini, temiz havada, sınavla ilgisi olmayan ama güzel düşünceler içeren faaliyetlerde bulunmalarını, spor karşılaşmaları gibi yorucu faaliyetlerden kaçınmalarını, yiyeceklerine dikkat etmelerini, sağlığı bozucu, mide bağırsak rahatsızlığı verici yiyeceklerden uzak durmalarını, sınavda kullanılacak sınav belgelerini; sınav giriş belgesini, özel kimlik belgesini önceden hazır bulundurmalarını, akşam yemeğinde hafif yemek tercih etmelerini, her zamanki beslenme düzenini çok fazla değiştirmemelerini, alıştıkları saatte yatmalarını, uyku kaçırıcı ilaç ve içeceklerden uzak durmalarını söyledi.
Özkan, öğrencilerin sınav sırasında yanıtlayamadıkları sorular üzerinde gereğinden fazla durarak zaman kaybetmemelerini, bir sonraki soruya geçerek, zamanları kalırsa yanıtlayamadığı soruya tekrar dönmelerini, sınavda gerginleştiğini hisseden öğrencinin birkaç kez derin nefes almalarını, kodlamalarını son ana bırakmamalarını, sınavdan erken çıkmadan, sürelerini sonuna kadar kullanmalarını istedi.
Özkan, anne babalara yönelik olarak da tavsiyelerde bulunarak, çocuklarına olağanüstü davranmamalarını istedi. Özkan, “Sınava hazırlık süresince veya sınava kısa bir süre kaldığında, örneğin sınava bir hafta kala annenin çocuğuna en sevdiği yemekleri yapması bile olağanüstü davranma tanımına uymaktadır.” dedi.
Özkan, “Karşılaştırmalardan uzak durun. Anne babalarda çok sık gördüğümüz bir davranış türü de belki motivasyon amaçlı başvurulan, ama asla motivasyon yaratmayan, çocuğunun başarısını yakın çevredeki diğer çocukların başarısıyla karşılaştırma eğilimidir. Çocuğunuzu sadece kendisiyle karşılaştırmalısınız. Yani önceki başarısı, önceki davranış biçimleriyle şimdiki durumu karşılaştırmak daha olumlu sonuç verecektir.” şeklinde konuştu.
Sınavın yaşamın en önemli olayı olmadığını söyleyen Özkan, “Sınavı yaşamın tek ve en önemli dönüm noktası gibi algılamak ve bu şekilde ifade etmek var olan olağan kaygıyı daha da arıtır. Buda çocukta başarısızlığa neden olabilir” dedi.
CİHAN