Tutuklu sanık araç yokluğundan getirilmedi!
Davanın tutuklu sanığı Hamit Yıldırım, tutuklu bulunduğu Adana Cezaevi'nden duruşmaya getirilmedi. Gerekçe olarak da 'araç ve personel eksikliği' gösterildi. Hamit Yıldırım'ın telekonferans sistemiyle duruşmaya katılımı sağlandı. Hamit Yıldırım'ın bulunmadığı duruşmada aşireti ve avukatları hazır bulunuyor.
Emekli Albay Gevrekçi sanık sandalyesinde..
Emekli Jandarma Albay Savaş Gevrekçi sanık sandalyesindeki yerini aldı.
Musa Anter'in çocukları da salonda!
Saldırıda hayatını kaybeden Musa Anter'in oğulları Dicle Anter ve Anter Anter ile kızı Rahşan Anter'de duruşma salonunda hazır bulundular. Yaralı kurtulan müşteki Orhan Miroğlu ve avukatları duruşma salonundaki yerlerini aldılar. Tüm tanıkların da hazır edildiği duruşmada Orhan Miroğlu'nun avukatları, sanık Hamit Yıldırım'ın bulunmadığını belirterek duruşmanın ertelenmesini istedi, ancak mahkeme bu talebi reddederek iddiannameyi okumaya başladı.
Duruşma salonundan dakika dakika gelişmeler
10.30: Şu an iddiannmedeki JİTEM cinayetleri bölümü okunuyor.
10.35: Vedat Aydın ve Musa Anter'in öldürülmeleriyle ilgili bölüm okunuyor.
PKK öldürdü iddiası!
10.45: İddiannamede, cinayetin PKK'ya yıkılmak istendiği bölüm anlatılıyor. 'Anter'in MİT'le irtibatlı olduğu için öldürüldüğü yönünde kanaat yayılmaya çalışıldığı' belirtiliyor.
11.00: Otel görevlileri tanıkların, Hamit Yıldırım'ı hem sesinden hem de eşgalinden teşhis ettiklerine dair bölüm okundu.
11.07: İddiannamede, Sabah Gazetesi Özel İstihbarat Müdürü Abdurrahman Şimşek'in davanın firari sanığı Abdülkadir Aygan ile yaptığı röportaj ile ilgili bölüm okunuyor.
11.11: Hamit Yıldırım'ın 1990'larda JİTEM'in Genel Merkezi'ne gittiğiyle ilgili bölüm okunuyor.
11.13: Şu an, yaptığı haberle davanın açılmasına önayak olan Abdurrahman Şimşek'in dosyadaki ifadesinin iddiannamede yer verilen bölümleri okunuyor.
11.15:Gizli tanık Ahmet'in iddiannamede yer alan ifadesi okunuyor.
11.35: 25 sayfalık iddiannamenin okunması tamamlandı. Mahkeme Başkanı Necati Türkmen, duruşmaya ara verdi.
Canlı yayınımız aradan sonra devam edecek...
Öglen arası veren mahkeme, 13.20'de duruşmaya tekrar başladı.
Hamit Yıldırım sorgulanıyor..
13.20: Hamit Yıldırım'ın sorgusuna başlandı. Sözlerine suçlamaları kabul etmediğini belirterek başladı. Olaylara karışmadığını, kendisine iftira atıldığını iddia etti.
13.22: Ben Anter'i ve Miroğlu'nu niye vurayım. Benim aşiretimden herkes beni bilir.
13.24: Aygan'ın yalan yanlış beyanları ile tutuklandım. Ben şehit ailesiyim.
13.24'te Hamit Yıldırım'ın sorgusu bitti.
Savaş Gevrekçi sorgulanıyor..
13.26: Savaş Gevrekçi'nin sorgusuna geçildi. Gevrekçi, 11 sayfalık dilekçesini okuyor.
13.27: Gevrekçi: iki kez beyin ameliyatı geçirdim, bazı olayları hatırlamakta güçlük çekiyorum. Ben 1991-1993 döneminde Jandarma Binbaşı olarak Jandarma İstihbarat TİM Komutanlığı'na atandım. Jandarma İstihbarat Diyarbakır Şehitlik semtindeydi. İtirafçı sivil memurlar ve biz oradaydık. Ben Diyarbakır'dan ayrıldıktan sonra Saraykapı'ya taşındığını duydum. Aygan'ın söyledikleri benden sonraki dönemdir
13.35: Gevrekçi: Aygan'ın Anter cinayetiyle ilgili beyanlarında çelişkiler mevcuttur. Jandarma İstihbarat Anter cinayeti işlendiği dönem Şehitlik değil, Saraykapı'daydı.
13.40: Gevrekçi: İstihbarat Grup Komutanı Cahit Aydın'ın görevini vekaleten yürüttüğüm doğru değildir. Vekalet yetkisi o tarihte Nurettin Ata'da idi. İtirafçı sivillerle görüşmezdim, onlarla görürdüm. Ama grup komutanı olunca tanıdım.
13.45: Gevrekçi: Anter cinayeti için Aygan'a talimat verdiğim doğru değildir. Çünkü ben 1993'ten sonra itirafçıları tanıdım, öncesinde tanımıyordum. Bu dönemden sonra İstihbarat Grup Komutanlığı'na bir dönem vekalet ettim.
13.47: Gevrekçi'ye savcı tarafından Cemil Işık kod Hogir ile ilgili bir soru soruldu. Gevrekçi bu soruyu, "Kendisini ne tanırım ne de duydum. Gelip gelmediğini ve Hogir'in yanında Şırnak'lı Hamit diye birini görmedim" sözleriyle yanıtladı. Gevrekçi, tutuklu sanık Hamit Yıldırım'ı da tanımadığını söyledi.
13.50: Gevrekçi, duruşmaya telekonferans yöntemiyle katılan Hamit Yıldırım için, "Onu ilk kez telekonferansta gördüm" dedi. Yıldırım'da, "Bende sizi" yanıtını verdi.
13.51: Bu diyalog üzerine Mahkeme Başkanı Necati Türkmen, Hamit Yıldırım'a yönelik, "Hamit sana söz verilmedikçe konuşma" uyarısında bulundu.
13.52: Gevrekçi: Anter olayını bilmiyorum. Cenazesine gittim, çünkü görev alanımda öldürülmüştü. İstihbarat toplamak için gittim. Aygan'ın Jandarma İstihbarat'taki olaylardan ötürü bana kızdığını ve bu yüzden Anter cinayetine adımı karıştırdığını düşünüyorum.
13.55: Gevrekçi: Ali Ozansoy'a telsiz başında dur talimatı verdiğim de doğru değildir. Ozansoy'un, yanlızca itirafçıların girdiği telsiz odasına girmesi mümkün değildir. Sonuç olarak isnat edilen suçlamaları reddediyorum ve beraatimi taleb ediyorum.
13.59'da Gevrekçi'nin sorgusu bitti.
'Hafızam zayıf diyen Gevrekçi' ayrıntılı anlattı
"İki kez beyin ameliyatı geçirdim, bazı olayları hatırlamakta güçlük çekiyorum diyen Gevrekçi'nin bu kadar ayrıntıya girmesi salondakilerin dikkatinden kaçmadı.
14.00: Gevrekçi'nin Avukatı söz alarak, müvekkilinin değil, Cahit Aydın'ın itirafçı memurlarla çalıştığını iddia ederek, "Bunların hepsi Aygan'ın senaryosu, müvekkilim masumdur" dedi.
14.20: Anter'in 20 öldürülmesinin üzerinden 20 yıldan fazla bir süre geçtiğini öne süren Gevrekçi'nin Avukatı, dosyanın zamanaşımı yönünden incelenmesini istedi.
14.21: Mahkeme Başkanı Necati Türkmen, "Siz bölgede istihabarçısınız ama, Musa Anter'in adını öldürülmeden önce hiç mi duymadınız" diye sordu. Gevrekçi, bu soruya, "Hiç" cevabını verdi.
14.22: Başkan Türkmen bu kez, "O kadar faili meçhul varken her şey mesai ile mi oluyordu. Her şey kuralla mı oluyordu" diye sordu. Gevrekçi bu soruya da, "Evet, mesai dışında iş olmazdı, gelmezlerdi" yanıtını verdi. Başkan Türkmen'in sorularla sıkıştırması üzerine Gevrekçi, "Çağırsam mesaiye gelirlerdi" yanıtını vererek kendisiyle çelişti.
Aygan'ın iç çamaşırı kızgınlığı
14.30: Gevrekçi, Başkan Türkmen'in ısrarlı soruları üzerine şunları söyledi: İtirafçılar iç çamaşırlarını karargahta dışarı asarlardı. Ben de buna kızardım. Aygan buna kızdığı için beni hedef seçti.
14.33: Gevrekçi: Yeşil'i tanımıyorum, Cem Ersever'i Harp Okulu'ndan tanırım. Aygan ve Adil Timurtaş'ı tanıyordum, bunlarla çalıştım.
14.40: Müşteki Orhan Miroğlu'na söz verildi.
14.40: Orhan Miroğlu: Dosyayı istedim, mağdur olarak. Suç duyurusu da yaptım. Ondan bir şey çıkmadı. Ama Aygan'ın 2004'teki itirafından sonra olayın çözülmesiyle ilgili bir umut belirdi. Aygan, sorulan sorulara cevap vermiştir. "Emir nereden çıktı" dediğimde Aygan, "Diyarbakır'da üretilen bir fikir değildi. Ersever Ankara'dan gelince bu cinayet planı ortaya çıktı" yanıtını verdi. Aygan'ın ifadeleri önemlidir Sanık avukatları bu itirafları önemsizleştirmeye çalışırsa davaya katkı sağlamaz.
Miroğlu: Aygan telekonferansla katılsın
14.49: Orhan Miroğlu: Abdülkadir Aygan'ın duruşmada Hamit Yıldırım gibi telekonferansla söz sahibi olma hakkı olmalı. Benim için bu dava kollektif suçlar kapsamında görülmesi gereken bir davadır. Yeşil'in yaşayıp yaşamadığı bilinmiyor. MİT'te kim bu işle ilgileniyorsa Yeşil'in ifadesi buraya gönderiliyor. ifadeler hep farklı farklı oluyor.
Miroğlu: Gevrekçi bunu mesaiyle açıklayamaz
14.55: Orhan Miroğlu: Anter cinayeti dahil tüm JİTEM davalarında yoğun bir bilgi kirliliği vardır. Mehmet Eymür'e ben daha önce sordum; Musa Anter cinayetiyle ilgili kendisinde bilgi olup olmadığını. MİT'te bilgi olduğunu bana söyledi. Gevrekçi'nin inkarı bana hiç insani gelmiyor. Çok sayıda insan ölmüş. Şimdi bunu nasıl mesai gerekçesiyle açıklayabiliyor, olayı getirip buraya bağlıyor.
15.00: Miroğlu cinayet gecesini ayrıntılarıyla anlatıyor
15.09: Orhan Miroğlu: Dijvar kod Hamit Yıldırım, Anter'in zaten sorgulanıp öldürüleceğini bildiği için biz şüphelenince o anda karar verdi ve bizi vurdu.
Miroğlu'nun gözleri yaşardı
Bu sırada yutkunan Miroğlu'nun gözleri yaşardı. Mahkeme Başkanı Necati Türkmen, "Siz biraz dinlenin ben anlattıklarınızı yazdırayım" diyerek Miroğlu'nun biraz rahatlamasını sağladı.
15.15: Orhan Miroğlu: Mahkeme kayıtlarında Yıldırım ile otelde görüştüğüm yazıyor ama görüşmedik, sadece bizi alıp gitti. Anter beni onunla tanıştırma gereği bile duymadı. Sadece Yıldırım, bir tek Silvan yolu yerine Ergani yoluna girdiğinde konuştu. Anter'de, "Sen madem Diyarbakırlısın, niye buraları bilmiyorsun" dedi.
15.25: Orhan Miroğlu: Aygan, Anter'i ve beni vuran kişinin Şırnak'ın Kumçatı Köyü'nde koruculuk yaptığını anlattı. Aygan'ın itiraflarından sonra basın toplantısı yaptım. O'nun anlatımları ile benimkiler örtüşüyordu. 'Bu kişiyi tanımıyorum ama benim yaşadıklarımla çok büyük oranda örtüşüyor. İnanabilirsiniz' dedim.
15.30: Orhan Miroğlu: Ergenekon süreci başladı. 2009'da Ömer komiserle görüştük Ankara'da. Yıldırım'ın yeni çekilmiş fotoğraflarını gösterdi. Ben, 'Aradan 20 yıl geçmiş, bu kişi şimdi 40 yaşında. Bir şey söyleyemem' dedim. Bir şey çıkmadı. Cinayetten sonra fotoları yok mu oradan bakalım, teşhis edelim dediler.
15.45. Orhan Miroğlu: 2012 yılında gazeteciler Abdurrahman Şimşek ve Ferhat Ünlü bana Hamit Yıldırım'ın 1991'de çekilmiş fotosunu gösterdiler. Ben de, 'Anter'i ve beni vuran kişiye çok benziyor' dedim. Davacılardan şikayetçiyim.
Dicle Anter: üst kademekiler de yargılansın
15.50: Dicle Anter: Buradaki sanıkların yanı sıra daha üst yetkili kişilerin de yargılanması hukuk açısından daha sağlıklı olur. Gevrekçi, 'Anter'in cenazesine katıldığım' diyor. Kimse bilmiyordu cenazede, nasıl öğrenmiş, babamın öldürüldüğünü nasıl öğrenmiş. Davacılardan şikayetçiyim.
16.05: Musa Anter'in diğer çocukları Rahşan Anter ile Anter Anter'de davaya müdahil olmak istediklerini söylediler.
16.10: Sanık avukatları tutuklu sanık Hamit Yıldırım'ın duruşmaya getirilmemesini yargılamayı negatif olarak etkilemeye yönelik olduğunu düşündüklerini söylediler. "Şu anda sesi ve görüntüsüyle teşhisi tam yapılamayacak şekilde televizyondaki bir insanla konuşuyoruz, teşhis bu şekilde mümkün değil" dediler. Avukatlar, "Adalet Bakanlığı bu davanın önemini bildiği halde sanığı neden getirmedi. Bu teknolojiyi kullanan devletin ödenek veye personel yetersizliği nedeniyle sanığı getirmemesi soru işaretlerine yol açıyor" dediler.
Gevrekçi: JİTEM sadece resmiyette yoktu
16.15: Müşteki ve mağdur avukatları salondaki tek sanık Albay Savaş Gevrekçi'ye sorular sormaya başladılar. Gevrekçi, "JİTEM'i biliyor musunuz?" sorusunu, "Jandarma İstihbarat vardı, 'niye herkes JİTEM diyor' diyorduk. Memurlar da öyle diyordu. Ama resmiyette JİTEM diye bir birim yoktu.
16.50: Müdahil avukatları, Gevrekçi'nin, "Musa Anter'i cinayet öncesi tanımıyordum" beyanını hatırlatarak, "Siz Anter'i önceden tanımıyorsanız bu ülkenin istihbaratının hali haraptır" serzenişinde bulundular.
Gevrekçi'yi sıkıştıran sorular
16.45: Müdahil avukatları, Gevrekçi'nin, 'Aygan komutanlarla görüşmezdi' yönündeki ifadesi üzerine, "Siz görüşmezdi diyorsunuz ama onun general Necati Özgen'le çekilmiş fotoğrafları var" sorusunu sordular. Bu soruya önce yanıt veremeyen Gevrekçi, daha sonra, "Aygan, Özgen'in yanına tercüman olarak gitmiştir" yanıtını verdi.
16.55: Hamit Yıldırım'ın avukatı Orhan Miroğlu'na sorular soruyor. Yıldırım'ın avukatı Miroğlu'na, "Diyarbakır, Mardin, Şırnak Kürtçesi'ni ayırt edecek kadar biliyor musunuz" diye sordu. Miroğlu bu soruya 'evet' yanıtını verdi.
Miroğlu: Ben ölümden döndüm ne rolü avukat bey
Hamit Yıldırım'ın avukatı, olayda yaralı kurtulan Orhan Miroğlu'na cinayetteki rolüyle ilgili olarak sorduğu soru salondakileri şaşırttı. Soruya sinirlenen Miroğlu, "Ne rolü, ben ölümden dönmüşüm, siz rol diyorsunuz avukat bey" sözleriyle tepki gösterdi.
Taksici Mehmet Sinanoğlu o geceyi anlatıyor
Olayın yaşandığı gece Orhan Miroğlu, Musa Anter ve Hamit Yıldırım'ın bindiği taksinin şoförü tanık olarak dinleniyor.
17.10: Mehmet Sinanoğlu: Eşgalini tam olarak göremedim (Hamit Yıldırım'ı kastediyor). Gece idi çünkü. Şivesi düzgün değildi, Diyarbakır'lı değildi yani. Zaten Kürtçe konuşuyorlardı.
Tanık Emrah: Tehdit altındayım
17.20: Tanık Emrah: İfade vermek istemiyorum. Önceki ifademden dolayı baskılar var, o yüzden ifade vermek istemiyorum. Arif Doğan ve Veli Küçük'ü tanıyordum. Tehdit altındayım. JİTEM infaz emrini vermiş. Yeşil ve Aygan var. Koruma olursa konuşurum.
Davanın açılmasını sağlayan Abdurrahman Şimşek tanık olarak dinleniyor.
Abdurrahman Şimşek: Aygan sanığı fotoğraftan teşhis etti
17.27: Abdurrahman Şimşek: Savcıya verdiğim ifadeyi tekrarlıyorum. Basın Kanunu 12. Maddesi gereğince haber kaynaklarımızı açıklayamayız. Benim bir çok devlet kuruluşunda haber kaynağım var, bu kaynaklardan biri bize bu konuda araştırma yapıldığı duyumunu verdi. Biz de olayı araştırmaya başladık, sanığın fotoğraflarını İsveç'te yaşayan Abdülkadir Aygan'a gösterdik. O da şahsı teşhis etti, biz de haber yaptık. Haber kaynaklarının güvenliği için savcılık ifadem dışında ayrıntılı bilgi vermek istemiyorum.
Duruşma diğer tanıkların dinlenmesi için yarına ertelendi.