ORGANİZE BU İŞLER ORGANİZE KARDEŞİM
-ÜÇ TOSUN'UN KARADENİZLİ DOSTLARI-
Şirinevler, Bu Günlerde Oldukça Hareketli!
Önce tebrik etmek lazım. Kutlamak lazım emeği her geçeni. Evet! İzmir Gümrüğü'nde bu günlerde hareketli ve oldukça sıcak saatler yaşanıyor. Bu öyle bir sıcaklık ki, İzmir'de başlayıp şuan birçok gümrüğü sarmış ve sarmalamış durumda. Hemen bu sıcaklığın nereden kaynaklandığına geçelim. Bakalım bakalım sevgili okurlarım kazanın kaynaması nasıl başlıyor!
ANKARA MERKEZLİ TOSUNLAR
Ege Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü İzmir Gümrük Muhafaza Kaçakçılık İstihbarat Müdürlüğü ekipleri, İzmir Gümrük Müdürlüğü tarafından işlemleri gerçekleştirilen müthiş bir hayali ihracat olayını ortaya çıkardılar. Nasıl mı? Yaslanın bakayım şöyle arkanıza hem okuyun; hem de olayla ilgili, vurgunla ilgili eleştirilerimi şöyle bir irdeleyin. İzmir Gümrük Muhafaza Kaçakçılık ekipleri bazı firmaların 6 tır Söve Takımı (Dekoratif Malzeme) ihracat ettiklerini belirler. Ancak firmaların tamamına yakının Ankara merkezli tosunların firması olması yetkililerin dikkatini çeker. Söz konusu firmaların ihracat beyannameleri hemen masaya yatırılır.
6 DEDİLER, 30 ÇIKTI!
Yapılan inceleme ve araştırmalar sonucunda, soruşturma kapsamında vurguncu şirketlerin beyannamelerinde 6 Milyon Liralık ihracat gerçekleştirdiklerinin yazıldığı görülür. Ancak kazın ayağı hiçte öyle değildir. Firmaların ihracatları sıkı bir şekilde mercek altına alınınca kel görünür ve gerçek ortaya çıkar. Angaralı tosunların 6 Milyon Liralık değil, sadece ve sadece 30 Bin Liralık ihracat gerçekleştirdikleri belirlenir. Haksız katma değer vergisi almak için ellerini ovuşturan bu hırsızların hevesi de kursaklarında kalır.
YALNIZ İZMİR'DE YAKALANDILAR!
Vurgun ortaya çıkar çıkmaz bence yerinde bir kararla söz konusu şirketlerin başka gümrüklerden ihracat yapıp yapmadıkları da sorgulanmaya başlar. Sorgulama aşamasında ise, ilginç belirlemelerin ortaya çıkmasının ardından vahim durum Ankara’ya rapor edilir. Çünkü eli uzunların başka gümrüklerden de ihracatlar yaptıkları tespit edilir. Tamamı Ankara firması olan çakalların bütün ihracatları kalem kalem ortaya serpiştirilir.
Ortaya çıkan tablo ise aynen şöyledir: Angaralı firmaların Derince’de iki beyanname, Gemlik’te üç beyanname, Artvin Hopa’da üç beyanname, tabii olmazsa olmaz İstanbul Halkalı'da bir beyanname, Erenköy’de bir beyanname, Mardin Nusaybin’de bir beyanname ve Ankara’da üç beyanname ile toplam 13.568.799.00 TL ihracat yaptıkları da kabak gibi ortaya çıkar.
ŞİMDİ SİZE SORARIM:
Sevgili okurlarım, benim değerli okurlarım şimdi size sorarım;
Bu işler bir yerlerden yardım almadan yapılması mümkün mü?
Tabii ki kocaman bir HAYIR! Bir detay daha paylaşayım sizinle.. Bu ihracatlardan biri olan Erenköy Gümrüğü'ndeki ihracat malı, Gürcistan’a gönderilmiş ama kıymet araştırılması için beyannameye şerh düşülmüştür. Yani mevzuat açısından ihracat engellenmemiştir. Bu konuyla ilgisi olduğu için önemli bir anekdotu da yine sizinle paylaşmak isterim. Marmara’da bir gümrükte Çin işkencesi uygulanmakta, ihraç eşyası yaklaşık üç aydır gümrükte bekletilmekte, işlemi yapan muayene memuru İstanbul ve Ankara üst düzey bürokratların isimlerini kullanan şahıslardan aldığı talimatları yerine getirmektedir. Ammaaa o memur şunu hiç mi hiç düşünmemektedir. Hesap zamanı geldiğinde nasıl olacak peki bu keyfi uygulama? Kurtaracak mı ‘o işi engelle’ diyen amirin, müdürün seni. Ne dersin bu üç ayın hesabını nasıl vereceksin? Bence bir düşün, düşünmende de büyük yarar var. Bu konuyla ilgili çok şey biliyorum ama 'Şimdilik bu kadar' diyerek noktayı koyuyorum.
ŞİRİNEVLER'DEN KARADENİZ ATAĞI
Bizim Şirievler'deki iki kafadar bugünlerde eski günlerine dönmek için ataktalarmış. Bu iki kafadarımızın adlarını yazmaya gerek bile duymuyorum. Zaten bunları sizler gayet yakınen tanıyorsunuz. Yalnız siz değil, gümrük camiası da bu isimleri yakinen tanır. Ama tanımayan varsa onu da ben anlatayım. Bu tosunların biri çok eskiden gümrükte çalışmış, diğeri ise muayene memurluğundan istifa etmiş bir zat-ı muhteremdir. Bu iki kafadarımız şu günlerde kafa kafaya vermişler, başta Ambarlı ve Halkalıda eski parlak günlerine dönmek için ortak mı, yoksa kar ortağı mı veya konu mankeni mi belli olmayan Karadenizliyle anlaşmışlar.
PLANLARI LÜKS YATTA YAPIYORLAR..
Böylelikle sayıları üçü bulan tosunlarımız Ataköy Marina'da demirli lüks yatlarında planlar yapmakta, hatta Avcılar' da bir kafe açarak gümrük çalışanlarını kafaya almaya çalışmaktadırlar. Burada araya girerek gümrük çalışanlarına naçizane bir uyarım olacak; bu tosunlardan genci olan şahıs cep telefonuyla çektiği gizli çekimleri hatırlatır. Bu tosunun yakın tarihte soluğu mahkemede alacağını duyurmak isterim. Yazıya devam edelim kaldığımız yerden….
Bu tosuncukların lüks jeepleri, lüks sitelerde çok sayıda daireleri, fabrikaları, oteller zinciri unutmadan kahvaltısıyla ünlü Beylikdüzü’ndeki DİLEK Pastanesi'nin bulunduğu apartman da yine bu tosunlardan birine ait!
AMAN HA DİKKAT EDİN!
Bu tosunlar çok para sahibi olunca aile sadetleri de bozulur. Eski eşlerini beğenmeyerek yerlerine yenilerini bulmak için yelken de açarlar. Bizim yavru tosunlar duyduğum kadarıyla sahte işler de yapmaktadırlar. Takip edildikleri gümrüklerde çalışmayıp, yeni gümrükler keşfettikleri daha acısı da Ataköy’deki kafelerde emekli gümrük müdürleriyle buluşup gümrüklerde nasıl bir yol izlemelerini sorguluyorlarmış. Bu gizemli toplantılara katılan müdürlerin hepsinin isimlerini biliyorum. Bizim sivri akıllılar işlerini yaptıkları firmalara 'Kaçak şubeyi bağladık. Ankara’da hatırlı ağabeyleri bağladık' gibi ipe sapa gelmeyen, hayal ürünü laflar da üretiyorlarmış. Peki!
Bu tosunlar devletimize ne kadar vergi vermişlerdir? Bir gümrükte iş takibiyle bu servetlerin olması mümkün mü? Tabii ki' HAYIR' Cep telefonu aksam ve aksesuarı kaçakçılığı bu işin ilk ayağıdır. Bu işin kokusu da taaaa Ankara'ya kadar ulaşmıştır.
Buradan İSTANBUL gümrükleri yetkililerini bir dost olarak uyarıyorum; sakın ha sakın bu tosunların oyununa gelmeyin. Yakmayın hem kendinizin hem çocuklarınızın geleceklerini. Dost acı söyler. Sakın ama sakın bunu unutmayın!
-YAZARDAN SON DAKİKA İSTANBUL NOTUDUR-
Bursa Gemlik Müdürlüğü’nde A4 kâğıdı olarak beyan edilen konteynırda çıkan tam 3 MİLYONLUK sigara Şirinevler’deki kardeşlere mi ait? Bekleyin!
-YAZARIN NOTU-
İSTANBUL GÜMRÜK LABARATUARLARINDA GÜNLERCE HATTA AYLARCA TAHLİL BEKLEYEN FİRMALAR EZİYET ÇEKERKEN, BAZI FİRMALARIN İŞLERİ BİR DAKİKADA BİTMEKTE VE DE İŞLERİ YAKINEN TAKİP EDİLMEKTE.. NUMUNELER ÇALINMAKTA, DEĞİŞTİRİLMEKTE, KISACA HER ŞEY YAPILMAKTA… NİYE?