Haymana yolu üzerin-deki bir çiftlik evinde bombalı araç düzeneği hazırlayan iki PKK’lıya yönelik polis operasyonu, başkenti tam anlamıyla bir faciadan döndürdü.
Operasyon sırasında kendilerini patlatan iki PKK’lının, at çiftliğindeki eyleme hazırlık aşamasıyla ilgili elde edilen veriler ve deliller, PKK’nın özellikle batıdaki şehirlerde planladığı eylemler hakkında önemli ipuçları taşıyor.
Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki Ankara’daki eylem hazırlığı ve önümüzdeki süreçte yaşanması olası eylem girişimleri, PKK’nın son dönemde aldığı ağır darbelere karşılık vermeyi amaçladığını gösteriyor.
Geçen yıl yazdan beri Doğu ve GüneydoğuAnadolu’daki bazı kent ve ilçelerdeki ‘kalkışma’ hareketine yerel halktan yeterli desteği bulamayıp devlete karşı kaybeden PKK, üstüne üstlük bu yılki kış üslenmesi öncesinde de yine kaybeden oldu.
Örgütün silahlı kadrolarının Irak’tan geçiş güzergahındaki Hakkari’nin Çukurca bölgesi ile İranalanından girişlerin sağlandığı Ağrı Tendürek bölgesindeki operasyonlar, PKK’nın kış üstlenmesi hazırlıklarını epeyce zorlaştırdı.
Her iki coğrafi bölgede iklim koşulları değişiyor, kar yağmasına az bir zaman kaldı.
Örgüt kadroları henüz Kandil’deki örgüt yönetiminin arzuladığı kış üslenmesini tamamlayabilmiş değil.
Hakkari ve Ağrı’nın yanı sıra bölgede farklı alanlarda PKK’ya karşı operasyonlar yapılıyor.
Ağır kayıplar veren PKK, her kriz döneminde olduğu gibi bu dönemde yine krizden çıkmak için batıdaki kentlerde eylem yapma kartını kullanacak.
Son iki örnek; İstanbul’da Yenibosna’daki motorsikletli bombalı saldırı eylemi ile Ankara’da eylem hazırlığı yaparken yakalanan PKK hücresi oldu.
Yeni taktikler
Bir süredir batıdaki kentlerde yaşanan olayları irdeleyen güvenlik birimleri, PKK’nın bu eylemlerdeki stratejisini şu şekilde tespit etti:
Eylemlerde kullanılacak araçların ‘ikiz plakalı’ olmadığı,
Eylemde kullanılacak aracı sağlayan kişi ile patlayıcı düzeneklerini sağlayan kişilerin farklı olduğu,
Bu iş ve işlemler için güvenlik güçlerinin dikkatini çekmeyecek ‘örgütsel profili düşük’ kişilerin seçildiği,
Görevlen-dirilecek kadın örgüt mensuplarının genellikle gençlik yapılanması ve açık alan çalışmalarında yer aldığı, kırsal alan veya özel kuvvetler bünyesindeki faaliyetleri hakkında hiçbir bilgi bulunmadığı,
Sahte kimlik kullandıkları,
Başları örtülü olduğu,
Eğer eylemlerde kullanılmak için araç gasp edildiyse bu araçların başka hiçbir eylemde kullanılmadığı.
Yakalanan bazı örgüt mensuplarının üzerinde 15’er dakikalık zaman aralıklarıyla patlayacak şekilde bomba düzenekleri elde edildi.
Bu durum, güvenlik güçlerine daha ağır kayıplar verdirmek amacını taşıyor.
Plana göre ptlayan bir bomba düzeneğine müdahale etmek isteyen güvenlik güçleri, ikinci patlamayla daha fazla kayıp verecek.
PKK’nın önümüzdeki süreçte batı bölgelerindeki eylemlerde kullanacağı basit taktiklerin ana hatları böyle.
Karayılan’ın açıklaması
Kandil yönetimi, sözde KCK Başkanlık Konseyi üyesi Murat Karayılan başta olmak üzere örgütün önümüzdeki dönem yapacağı siyaseti teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılmasını sağlamak üzerinde tutuyor.
Karayılan, bir süre önce ANF’ye yaptığı açıklamada özetle şu tespitleri yapmıştı:
“Öcalan’a yönelik tecrit uygulaması yapıldığı, buna tepki olarak yapılan açlık grevleri ve toplumsal gösteriler sonucunda Öcalan’ın ailesi ile görüştürüldüğü, bu eylemlerin Kürt halkının iradesi, geleceği ve özgürlüğü için devam etmesi gerektiği, sorunun çözümünün ancak Öcalan’ın özgürlüğü ile mümkün olduğu, Öcalan’ın sağlığı ile bağlantılı olarak örgütün eylem birimi TAK ile Ölümsüzler Taburu’nun hazır olduğu, belediyelere atanan kayyumların hukuksuz olduğu, bunun Kürt halkının iradesine darbe olduğu ve gerekli cevabın verileceği.”
Önümüzdeki dönemde yaşanacak süreci bu açıklamalar ışığında okumak fayda sağlayacak.
Gölbaşı operasyonu
Ankara’yı facia ya da katliamdan kurtaran Haymana’daki operasyon, başlı başına önemli.
Her ne kadar Ankara Garı önünde geçen yıl 10 Ekim’de yaşanan IŞİD’in ‘çifte canlı bomba’ eylemine misilleme amacıyla gerçekleştirileceği yönünde bilgiler kamuoyuna yansısa da eylem hedefinin neresi olduğu henüz tam belirlenemedi.
Cumartesi sabahı havanın yeni aydınlandığı saatlerdeki patlama sesiyle uyanan bölge sakinleri, ‘darbe’ olduğunu sanarak panik yaşadılar.
Diyarbakır’dan gelen bir bilgiyi işleyip operasyona çeviren Ankara polisinin, bombalı araç eylemi hazırlığı yapan iki PKK’lıyı tespit edip yakalamaya çalışması küçümsenmeyecek durumdur.
Zira, 6 Ekim günü ailesinin Diyarbakır’da kayıp başvurusu yaptığı Harun Aslan’ın, bir süredir PKK kadrolarında görev alması ve Ankara’ya gelmesinin anlaşılmasıyla harekete geçen polis, önce Aslan’ın satın aldığı aracı tespit etti.
Cuma akşam saatlerinde yapılan bu tespitin ardından yaklaşık 8 saatlik çalışma sonrasında aracın plakası MOBESE ve PTS kamera sisteminde bulundu.
Aracın iz sürümü, Haymana’dan gelen ihbarla örtüşünce şüphelilerin bulunduğu yer belirlendi.
PKK’lıların kendilerini patlatmalarının ardından yapılan araştırmalarda, aracın bagajında Türk bayrağının bulunması, aracın kiralanmayıp satın alınması, eylem için görevlendirilen iki PKK’lının profilinin düşük olması, aile görüntüsü vermeye çalışmaları PKK’nın yeni taktiklerinden bir bölümü ile örtüşüyor.
Kaldı ki erkek eylemci Harun Aslan’ın, PKK’nın önemli bomba eğitimi kampının bulunduğu Lice’nin Yalaza Köyü’ne nüfus kaydının bulunması ve Kandil’de eğitim aldıktan sonra yeniden Lice kırsalına dönmesi, aynı zamanda bombacı olabileceği ihtimalini ortaya koyuyor.
Ankara Emniyet Müdürü Mahmut Karaaslan ve ekibinin çalışmaları, Ankara’yı yeni bir faciadan kurtarmıştır. Henüz hedefi belli olmayan bu eylemin önlenmesi Ankara için olduğu kadar, Türkiye için de büyük önem taşımaktadır.