Semra Özal yargılansın talebi

'Semra Özal sanık olarak yargılansın' talebi! Özal'a suikast davasında duruşma ertelendi.

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüne ilişkin emekli Tuğgeneral Levent Ersöz hakkında açılan davanın ilk duruşması Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

Duruşmaya, "sağlık sorunlarını" gerekçe gösteren davanın tek sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ile iddianamede "müşteki" olarak yer alan Turgut Özal'ın eşi Semra Özal ile oğlu Ahmet Özal katılmadı..

Duruşmada, Ersöz'ün avukatı Hulusi Coşkun ile Semra Özal'ın avukatları Hasan İşgüzar ve Hande Zeynep Dursun hazır bulundu.

Avukat Coşkun, gizli tanıkların, ifadelerinde, Semra Özal'ın onur, kişilik ve namusuna yönelik iddialarda bulunduğunu savunarak, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun  (CMK) 182/2. maddesi gereğince duruşmanın gizli yapılması talebinde bulundu.

Gizli tanıkların, "Özal'ın eşi tarafından öldürüldüğünü ima ettiğini, Ahmet Özal'ın da bu süreçte birtakım pazarlıklar yaptığını, olayın ifşa edilmemesi için çaba gösterdiğini öne sürdüğünü" kaydeden Coşkun, "Cumhurbaşkanlığı yapmış Turgut Özal'ın ailesinin bu şekilde tartışılmasının genel ahlakla bağdaşmayacağını düşünüyoruz. İddinamede de gizlik tanık iddialarına yer verilmemiştir. Duruşmalar gizli yapılsın" dedi.

Özal ailesinin avukatı Hasan İşgüzar da gizlik tanık iddialarının basında yer aldığını belirterek, "Her şey tartışılsın, takdir mahkemenindir" dedi.

Cumhuriyet Savcısı Sadık Bayındır, mevcut dosyada duruşmanın gizli yapılmasını gerektiren şartların bulunmadığını ifade ederek, duruşmaların gizli yapılması talebinin reddini istedi.

Mahkeme, duruşmanın gizli yapılması talebini reddederek, duruşmaya devam etti.

'SEMRA ÖZAL DA YARGILANMALI'
Ersöz'ün avukatı Hulusi Coşkun, JİTEM'in deneme amaçlı bir dönem faaliyete geçirilmek istendiğini, ancak kötüye kullanıldığı için bundan vazgeçildiğini savunarak, "Ne kadar serseri, suç işlemek isteyen varsa, 'devlete sırtımı dayadım, JİTEM'ciyim' dedi" ifadesini kullandı.

Gizli tanığın, "Özal'ı zehirleyerek öldürenin Semra Özal olduğunu" söylediğini hatırlatan Coşkun, bu ifadeye itibar edildiğinde, Semra Özal'ın da sanık olarak yargılanması gerektiğini savundu.

Hulusi Coşkun, müvekkilinin sağlık durumuna ilişkin raporu mahkemeye vererek, "İki refakatçıyla bakımı sağlanıyor. Şeker, tansiyon, prostat kanseri gibi hastalıkları var. Sağlık durumu mahkemeye gelmesi için müsait değil" dedi.

Sanık Levent Ersöz'ün, mahkemede hazır bulundurulup bulundurulamayacağı konusunda araştırma yapılması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazılan yazının akıbetinin, Bakırköy-Metris 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü'nden sorulmasına karar veren mahkeme, sanığın sağlık durumunun, mahkemeye getirilmesine engel olmadığı yönünde rapor verilmesi halinde duruşmada hazır edilmesini kararlaştırdı.

Sanığın sağlık durumunun elvermemesi halinde savunmasının sesli ve görüntülü iletişim sistemi ile alınması için Metris 1 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme, müşteki Ahmet Özal'ın şikayet ve delilerinin tespiti için İstanbul TMK'nın 10. maddesiyle görevli ve yetkili ağır ceza mahkemesine talimat yazılmasını kararlaştırdı.

Mahkeme, davetiye tebliğine rağmen Ahmet Özal'ın duruşmaya gelmemesi halinde, "tanık" sıfatı ile zorla getirilerek ifadesinin alınmasının istenmesine hükmetti.

Genelkurmay Başkanlığı'ndan gelen yazıda Türkiye Ulusal Stratejiler ve Hareket Dairesinin (TUSHAD) olmadığının, beyaz ve siyah kuvvetlerin bulunmadığının belli olduğunu savunan Avukat Hulusi Coşkun, müvekkilinin, Özal'ın öldüğü tarihte Şırnak'ta görevli olduğunu ve Ankara'ya hiç gelmediğini söyledi.

Toplanan delillere göre mahkumiyet dışında bir kararın verilebileceğine işaret eden Coşkun, "Yargılamanın bu çerçevede daha fazla uzamaması kapsamında müvekkilim hakkında beraat kararı verilerek sonuçlandırılmasını istiyoruz. İddianamenin, müvekkille ilgisi bulunmaması nedeniyle okunacaksa da atlanarak okunmasını talep ediyoruz" dedi.

Ersöz, iddaanamede, 765 sayılı TCK'nın "Cumhurbaşkanına suikasta" ilişkin 156. maddesi ile suçlandı. Maddede, "Reisicumhur hakkında suikastta bulunanlarla, buna teşebbüs edenler fiilleri teşebbüsü tam derecesinde ise ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasıyla, nakıs ise müebbet ağır hapis ile cezalandırılır" deniliyor.

Levent Ersöz, Ergenekon Davası'nda da 22 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı..

Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi, duruşmayı 9 Aralık saat 09.00'a erteledi!