Suriye'ye ilişkin hükümete verilen yetkinin süresinin bir yıl daha uzatılmasını öngören Başbakanlık Tezkeresi, TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildi.
Suriye'den gelebilecek tehditlere karşı çıkarılan tezkerenin 1 yıllık süresi 4 Ekim'de doluyordu.
Tezkere bazı değişikliklerle Genel Kurul'da ele alındı. Tezkerenin değiştirilen metninde Suriye kaynaklı saldırılarda 71 Türk vatandaşının öldüğüne vurgu yapılırken, kimyasal silah ve kitlesel göç tehdidine de dikkat çekildi.
Açık yapılan oylamada; AK Parti ve MHP tezkereye onay verirken, CHP ve BDP hayır oyu kullandı.
Tezkere görüşmelerinde yine gerginlik hakimdi. Muhalefet tezkereye sert eleştirilerde bulundu.
Başbakanlık tezkeresiyle ilgili olarak ilk sözü MHP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş aldı. Türkeş, iktidar partisine "Önümüze getirilen tezkerede BM'nin Suriye'de kimyasal silah kullandığına dair rapora gönderme var. Bunu kim kullandı bilinmiyor. Ya kullananlar sizin müttefikiniz ise yine aynı tavrı gösterecek misiniz?" şeklinde bir soru yöneltti.
Türkeş, "Millet savaş istemiyor, sözüm ona dinamik politikanızı istemiyor. Analar ağlamasın diye vatan savunmasını rafa kaldırıyorsunuz ama başka bir ülkeye müdahale yapmak için anaları ağlatacaksınız. Rahmetli Erbakan'ın uslübuyla konuşayım; hadi oradan" diye konuştu.
Ardından kürsüye CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu çıktı. Tezkerenin savaşa karşı olan halka saygısızlık olduğunu söyleyen Loğoğlu, "Tezkere AKP'nin ibret verici vurdumduymazlığının bir tezahürüdür. AKP bu tezkre ile yanlış tarafgir Suriye politikasının faturasını Meclis'e ödetmek istiyor. Bu politikayı değiştirmesini beklediğimiz AKP savaş tezkeresiyle karşımıza çıkma pişkinliğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.
BDP adına ise Grup Başkanvekili Baluken söz aldı. Baluken, "Görüşülmekte olan savaş tezkeresi için BDP adına söz aldım" diyerek partisinin tezkereye karşı duruşunu anlattı.
AK Parti ise İstanbul Milletvekili Volkan Bozkır ile muhalefetin iddialarına yanıt verdi. Tezkerenin savaş amacı taşımadığına vurgu yapan Bozkır, "Burada açıklıkla ifade ediyorum, bu tezkere savaş tezkeresi değildir. Geçtiğimiz yıl alınan yetkiyi gerekli kılan şartların devam etmesi nedeniyle bu süre uzatmasını talep ediyoruz. Daha önce pek çok Başbakanlık tezkeresi buraya geldi ancak savaş amacıyla kullanılmadı" diye konuştu.