Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Adana'da meydana gelen terör saldırısına ilişkin, "Terörle etkin ve kararlı mücadele sonunda çaresiz bir şekilde köşeye sıkışan terör örgütleri bu tür saldırılara meylediyor. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti olarak tüm güvenlik teşkilatımız, tüm kurumlarımız terörle etkin, kararlı bir şekilde mücadeleyi sürdürecektir." dedi.
Adalet Bakanı Gül ile Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, iki bakanlık arasında "Denetimli Serbestlik Kapsamındaki ve Açık Ceza İnfaz Kurumundaki Hükümlülerin Ağaçlandırma İşlerinde Çalıştırılabilmesine Yönelik İşbirliği Protokolü" imzaladı.
Orman Genel Müdürlüğü'nde düzenlenen imza törende konuşan Gül, sözlerine Adana Yüreğir'de polis servisine yapılan bombalı saldırıyı kınayarak başladı.
Saldırıda hayatını kaybeden olmadığını anımsatan Gül, yaralılara acil şifalar diledi.
Emniyet teşkilatına ve millete "geçmiş olsun" dileklerini ileten Bakan Gül, "Terörle etkin ve kararlı mücadele sonunda çaresiz bir şekilde köşeye sıkışan terör örgütleri bu tür saldırılara meylediyor. Bu konuda Türkiye Cumhuriyeti olarak tüm güvenlik teşkilatımız, tüm kurumlarımız terörle etkin, kararlı bir şekilde mücadeleyi sürdürecektir. Milletimizin huzurunu, güvenliğini tehdit eden tüm terör örgütlerine karşı başarılı bir mücadeleyi kararlı bir şekilde sürdüreceğiz." diye konuştu.
Adana Cumhuriyet Başsavcılığının bu konuda titiz bir soruşturma başlattığını dile getiren Gül, faillerin tespitinin güvenlik güçlerince yapılacağını söyledi.
Gül, iki bakanlık olarak tarım ve orman alanlarında iş birliği yapmak üzere bir araya geldiklerini belirterek, Bakan Bekir Pakdemirli'nin Türkiye'nin yeşillendirilmesi, orman yangınları, tarım, ormancılık, sulama konusunda yaptığı çalışmaları çok yakından takip ettiklerini kaydetti.
İş yurtlarının tutuklu ve hükümlülerin yeniden topluma kazandırılması amacıyla infaz hizmeti yürüttüğünü anlatan Gül, burada esas önemli olanın, cezaevine giren kişini ıslah olması ve toplumsal hayata entegre edilmesi olduğunu ifade etti.
"Meslek öğrenilmesinde önemli mesafe katettik"
Tutuklu ve hükümlülere yönelik meslek edindirme faaliyetlerini son zamanlarda daha da yoğunlaştırdıklarını dile getiren Bakan Gül, bu çerçevede birçok bakanlık ve kurumlarla iş birliği çalışmaları yaptıklarını anlattı.
Gül, çıraklık, kalfalık, ustalık gibi birçok belgenin verilmesi ve meslek öğretilmesi konusunda önemli mesafeler katettiklerini belirterek, bugün imzalanacak protokolle çok önemli sektörler olan tarım ve hayvancılık sektöründe meslek sahibi olunmasını amaçladıklarını söyledi.
Bununla hem tutuklu ve hükümlülere hem de Türkiye'deki bu sektörlere yönelik çok önemli bir katkı sağlanacağına işaret eden Gül, şöyle konuştu:
"306 iş yurdu bünyesindeki atölye ve tesislerde 180'den fazla meslek alanına ait iş kolunda mesleki eğitim verilmektedir. Cezaevlerinde 180'den fazla meslek, tutuklu ve hükümlülere öğretilmektedir. Bir bakanlık ya da Türkiye'de insan kaynağı itibariyle ihtiyaç duyulan bir alan olduğunda hemen iş yurtları aracılığıyla bizlerle irtibata geçmekte, o konuda hemen eğitim verilmekte, cezaevinden çıkan kişi çoluğuna çocuğuna ekmek götürecek mesleği cezaevinde öğrenmektedir. Bir bakanımız bize 'sondaj elemanı lazım, bulamıyoruz' dediğinde, hemen cezaevinde onun kursunu verdik. Şimdi protokolde de var, kuyuculuk, sondaj çalışmalarıyla ilgili meslek öğretme anlamında çalışmalar yapılıyor. İş Yurtları Kurumu şu an itibariyle 60 bin hükümlüye meslek eğitimi veren, ülkemizin en büyük eğitim yapan kurumları arasında bulunmaktadır ve dünyaya da örnek bir model sergilemektedir."
"Bütün kampanyalara destek olacağız"
Halıdan bastona, organik tarımdan iyi tarım örneğine, seracılığa varıncaya kadar birçok alanda çalışmalar yapıldığını dile getiren Bakan Gül, atıl duran hazine arazilerin işletilerek tarıma, ülke ekonomisine kazandırılması için önemli katkılar yaptıklarını aktardı.
Gül, imzalanacak birinci protokolle Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü ile gıda üretimi hijyeni, Devlet Su İşleri ile iş makinesi, sondaj makinası operatörlüğü, kuyuculuk eğitimi sertifikalarının verilmesinin amaçlandığını belirterek, iyi tarım uygulamaları, tohum ıslahı, meyvecilik, sebzecilik konularında da işbirliğinin yapılacağını kaydetti.
İkinci protokolle ise ağaçlandırma konusunda çalışmaların yapılacağını dile getiren Gül, Adalet Bakanlığı olarak Bakan Pakdemirli'nin öncülüğündeki bütün kampanyalara destek olacaklarının altını çizdi.
"Yormadan 200 bin fidan diktiririz"
"Nazım Hikmet'in metaforuyla her bir ağaç ve bütün bir ağaçlardan bir araya gelen orman, Türkiye'nin birliği, beraberliği... Onlar bizim akciğerlerimiz. Bir ağaç, fidan diyip geçmeden, hepsi bir Türkiye Cumhuriyeti ormanını meydana getiriyor." diyen Bakan Gül, ağaçların dünyanın nefesi olduğunu söyledi.
Bu yaz meydana gelen orman yangınlarını hatırlatan Gül, şunları kaydetti:
"Yanan yerlerin tekrar ağaçlandırılması hususunda tüm hükümlülerimizle, personelimizle ağaçlandırmaya destek olacağız. Erozyon kontrolü çalışmalarına da katkı sağlamayı amaçlıyoruz. 52 bin hükümlü ve yükümlü tarafından 1 milyon 160 bin fidan toprakla buluşturuldu, 2,5 milyon ağacın bakımı yapıldı. Cumhuriyet Başsavcılıklarımız bünyesinde 244 Adalet Ormanı oluşturduk. İkinci protokolle bunların daha da ağaçlandırılmasını hayata geçireceğiz. En az 500 bin fidan dikmeyi amaçlıyoruz. 11 milyon fidan dikim seferberliğine desteğimiz tamdır. Protokolle birlikte, adliyeye gelen herkese, ister davalı, ister davacı, ister avukat, sanık, şüpheli olsun bir fidan vereceğiz, ağaçlandırmaya katkı sağlayacağız."
Bakan Gül, 11 Kasım'da 20 bin hükümlüyle aynı anda 50 bin fidanı toprakla buluşturacaklarını söyledi. Bu sırada söze giren Bakan Pakdemirli'nin "Sayın Bakanım, yormadan biz 200 bin fidan diktiririz 20 bin hükümlüye" demesi üzerine Gül, "İnşallah 200 bin fidan dikeriz." karşılığını verdi.
Konuşmaların ardından Bakan Gül ve Pakdemirli iki bakanlık arasındaki protokolü imzaladı.
AA