THY alt markası olarak uçuş ağı ve filosunu kullanan Turkish Cargo’nun, Atatürk Havalimanı pist sonunda ilave depo sahasını faaliyete başladı. Turkish Cargo, THY’ye ait 233 yolcu uçağı ile 239 destinasyona kargo nakilleri yaparken, 10 adet kargo uçağı ile de dünya genelinde 47 noktaya tarifeli kargo seferleri düzenliyor. Kargo için mevcut kullanılan alanın talebi karşılamaması üzerine THY, Atatürk Havalimanı’nda ilave 10 bin 500 metrekare depo alanı inşa etti. İlave alan içinde 5 adet soğuk hava deposu, soğuk hava depolama alanın ise 700 metrekare olduğu ifade edildi.
THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu, Atatürk Havalimanı Avrupa’nın değil, dünyanın en yoğun havalimanlarından birisi olduğunu söyledi. Metrekareye düşen çalışan ve yolcu sayısı açısından çok yoğun bir havalimanı olduğunu dile getiren Topçu, Atatürk Havalimanı’nın askeri kısmın da ilavesiyle 10,5 kilometreye yakın bir alanı teşkil ettiğini belirtti. Dünyada bu kapsamda olan bir havalimanı için çok küçük bir alan olduğunu kaydeden Topçu, “Türk sivil havacılığı büyüme trendine baktığımız zaman da yeni bir havalimanına ihtiyaç olduğu ortada. İhalesi biten İstanbul’daki üçüncü büyük havalimanı da edindiğim bilgiye göre 70 kilometre kare alanı kapsayacak. O zaman dünyada bütün hizmetlerin çok rahat görüldüğü bir ortama kavuşacağız.” dedi.
THY’nin 2002 yılındaki kargo taşımacılığı hakkında bilgi veren Topçu, THY’nin o dönemde 120 bin ton kargo taşıdığını, kargo uçağı olmayan bir havayolu şirketi olduğunu hatırlattı. THY’nin o yıllarda 20 bin metrekarede hizmet verdiğini, fakat hizmet kalitesi çok düşük olduğunu anlatan Topçu, bu alanın profesyonel ekipler tarafından yönetilmediğini, birçok kargonun kaybolduğunu ve bozulduğu söyledi.
2002-2003’te yeni yönetimin ilk planladığı şeyin kargo alanı olduğunu kaydeden Topçu, “THY’nin büyük bir şirket olacaksa sadece yolcu taşımacılığında değil, kargo taşımacığında da büyük olmak zorunda. Uçak altı kargo taşımacılığı dediğimiz zaman zaten uçaklarımız faaliyet gösteriyor. Bunu destekleyecek tarifeli sefer yapan bir kargo uçak filonuzda olması gerekiyor. 2003 yılında kargo uçağını filoya dahil etmeye karar verdik. Geldiğimiz nokta Atatürk havalimanının bu operasyonu çevirmesinde yetersiz kaldığı bir ortama ulaştık. Çok yoğun şuan apronu görüyorsunuz. Bütün apronun fiziki alanında kargo paletleriyle dolu. Bu yoğunluk arasında kargo operasyonu yapan arkadaşları tebrik ediyorum. Bu şartlar altında çok iyi iş yapıyorlar. 2002 yılında 120 bin ton taşıdığımız kargo artık 450 bin ton 850 milyon dolar bu yıl itibariyle gelirimiz var. Bu da toplam gelirimiz içerisinde yüzde 7-8 civarında bir oran oluşturuyor. Bu oranı biz artırmak istiyoruz. Çünkü bizim iki ana kalemimiz var. Birincisi yolcudan ikincisi kargodan para kazanmak. Bu bizim iki ana işimiz. Bu hizmet kalitesini daha iyi hale getirmek için kargoya ciddi yatırımlar yapıyoruz. Bu yatırımlar hem teknolojik hem personel açısından önümüzdeki günlerde sürmeye devam edecektir.” diye konuştu.
THY Genel Müdürü Temel Kotil de, İstanbul’da yurt dışı yolcularının yarısını transit yolcuların oluşturduğunu, kargoda bu alanda yüzde 57’de olduğunu ifade etti. Kargoda çalışanların çok gayretli olduklarını dile getiren Kotil, “Arkadaşlarımız Afrika’dan getirdikleri çiçekleri Amsterdam ve Brüksel borsasına aynı gün yetiştiriyorlar. Kargo bu demek oluyor. Uzakdoğu’dan getirdiklerimizi her tarafa yetiştiriyoruz. Biz Japonya’ya taze balık da taşıyoruz. Kargo toplam gelirimiz içinde yüzde 8’i oluşturuyor. Allahın izniyle kargo gelirleri toplam gelirin yüzde 15’ini oluşturacak.” ifadesini kullandı.