Ankara
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Yüksel Özgen'in hazırladığı albümde, 10 Kasım sabahı hayata veda eden Büyük Önder Atatürk için 21 Kasım günü Ankara ve İstanbul'daki tören haricindeki, yurdun dört bir tarafında sabahtan akşama kadar süren törenlerde çekilen fotoğraflar yer aldı.
Çalışmada, Atatürk'ün hasta olduğu son günleri, Dolmabahçe Sarayı'nda vefatı, sonrasında İstanbul, Ankara ve yurdun dört bir yanında süren milli yasın nasıl devam ettiğine ilişkin bilgilere yer verildi.
Eseri hazırlayan Özgen, ön sözünde, 21 Kasım günü Atatürk'ün Ankara’da cenaze töreni yapılırken devletin eş zamanlı olarak yurdun her yerinde; şehir, kaza, nahiye ve köylerde tören yapılması kararını verdiğini, 21 Kasım günü yapılan cenaze törenleri ile tüm yurdun Ata'sını törenle uğurladığını belirtti.
Doç. Dr. Özgen, o güne dair fotoları "milli yasın sessiz tanıkları" olarak nitelendirdi.
Ata'yı uğurlamak için detaylı program yapılmıştı..
1881'de Selanik'te başlayan, vatanın kurtarılmasına, ülkenin kuruluşuna ve gelişimine hayatını adayan Büyük Önderin yaşamı, İstanbul'da Dolmabahçe Sarayı'nda son buldu.
Atatürk'ün hayata gözlerini yumduğu 10 Kasım 1938'de Hükümetin yayımladığı resmi tebliğde şu bilgiler yer almıştı:
"Reisicumhur Atatürk'ün umumi hallerindeki vahamet dün gece 24.00'te neşredilen tebliğden sonra her an artarak bugün, 10 Kasım 1938 Perşembe sabahı saat dokuzu beş geçe Büyük Şef'imiz derin koma içinde terki hayat etmişlerdir."
Ulu Önder için hükümet ayrıntılı bir cenaze nakli programı hazırlandı. Hükümet, cenazenin Ankara'da defnedilmesi kararını verdi. Programa göre, İstanbul’daki tören 16 Kasım'da saat 10.00’dan itibaren Dolmabahçe Sarayı'nda başlayacaktı.
21 Kasım günü Ankara'da cenaze töreni yapılırken devlet aynı zamanda tüm yurtta, şehir, kaza, nahiye ve köylerde tören yapılması kararını verdi. 21 Kasım günü yapılan cenaze törenleri ile tüm yurt Ata'sını törenle uğurladı.
Programa göre, İstanbul’daki tören bittikten sonra cenaze Yavuz Zırhlısı'na alınacak ve deniz yoluyla İzmit'e götürülecekti.
İzmit'te de ayrıntılı bir karşılama töreni hazırlanmıştı. Buradan sonra cenaze trenle Eskişehir, Polatlı güzergahını izleyerek Ankara'ya gelecekti.
Cenazeyi nakledecek trenin gece geçeceği istasyonlarda meşaleler yakılacak, cenaze kasaba ve köylere yakın olan istasyonlardan geçerken o yerleşim yerinin en büyük mülki amiri ve askeri ile kasaba ve köy halkı tarafından selamlanacaktı.
Meşaleler Atatürk için yandı!
İçişleri Bakanlığı 14 Kasım 1938 tarihinde vilayetlere gönderdiği tebliğde, Atatürk'ün cenaze töreninin diğer şehirlerde nasıl yapılması gerektiğini şu kararlar çerçevesinde belirledi:
"Cenaze töreni günü olan 21 Kasım gününü 22 Kasım'a bağlayan gece Atatürk'ün heykeli veya büstü olan kasaba ve şehirlerde heykel etrafında altı meşale yakılacak, fakat askerler nöbet beklemeyecekti. Tören günü bütün dükkan, mağaza, gazino ve hususi müesseselerin kapanması mecburi olmamakla birlikte kapalı tutulması istenecek. Cenaze töreni tam saat 16.00'da halkın Atatürk'ün aziz hatırasına son bir saygı olmak üzere bulundukları yerde üç dakika saygı duruşunda bulunacak."
Saygı duruşu için tamim gönderildi
Milli Savunma Bakanlığı 17 Kasım 1938 günü Atatürk’ün cenazesi başında tutulacak saygı nöbetine dair de bir tamim yayımladı. Bu tamime göre, saygı nöbeti 20 Kasım Pazar günü saat 10.30'da başlayacak ve 21 Kasım Pazartesi günü saat 09.00'da bitecekti.
O saatten sonra nöbet, cenazeye refakat eden generallere devredilecekti. Bir nöbet postası altı subaydan oluşacaktı ve nöbet süresi yarım saat olacaktı. Tamim ekinde her bir nöbet postasında görevli subayların listesi yer alıyordu.
Atatürk'ün cenazesinin İstanbul’dan Ankara’ya nakil işlemi daha önce kararlaştırıldığı biçim de uygulamaya kondu.
Program gereği 19 Kasım günü sabah saatlerinde Dolmabahçe Sarayı'ndan alınıp Yavuz Zırhlısı'na konan cenaze aynı gün saat 18.50'de İzmit'e vardı ve Yavuz Zırhlısından alınan Atatürk’ün naaşı, generallerin omuzlarında istasyona götürüldü.
Atatürk'ün naaşının konulduğu tren saat 20.30'da İzmit'ten Ankara'ya hareket etti ve 20 Kasım günü sabah saat 10.00'da Ankara istasyonuna ulaştı.
Atatürk'ün cenazesi istasyonda Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Bakanlar Kurulu, Genelkurmay Başkanı ve milletvekilleri tarafından karşılandı.
Atatürk'ün tabutu, Tören Komutanı Fahrettin Altay'ın nezaretinde on iki general tarafından vagondan indirildi ve top arabasına alındı.
Top arabası, 10.50’de gardan hareket etti ve saat 11.30'da TBMM'nin önünde durdu. Burada Atatürk'ün tabutu on iki milletvekili tarafından top arabasından indirildi. Atatürk'ün tabutunun katafalka konulmasıyla saygı töreni başladı.
Burada 11 Kasım'da Cumhurbaşkanı seçilen İsmet İnönü de hazır bulundu. Saat 12.00'den itibaren halkın saygı geçidi başladı. On binlerce insanın katıldığı bu saygı geçidi gece yarısına kadar devam etti.
Atatürk’ün cenaze töreni ülkenin her yerinde aynı anda yapıldı
Ertesi gün tüm Türkiye ile aynı anda Ankara’da Atatürk’ün cenaze töreni yapıldı. Atatürk’ün cenaze töreni Hükümetin istediği şekilde ve hazırlanan resmi programlar çerçevesinde hiçbir sorun yaşanmadan tamamlandı.
Sabahtan akşama kadar süren törenler boyunca fotoğraflar çekildi ve 21 Kasım günü ölümsüzleştirildi.
Eseri yazan Doç. Dr. Özgen'in kitabın ön sözünde ifade ettiği gibi konu olan fotoğraflar modernleşen Türkiye'nin kıyafet konusundaki değişimini tüm açıklığı ile ortaya koyduğu gibi 1938 Türkiyesi'nin il, ilçe, kasaba ve köylerinin fiziki ve mimari yapıları hakkında da önemli bilgiler sunuyor.
Çankırı, Denizli, Sarayköy, Buldan, Acıpayam, Çal, Tavas, Babadağ, Diyarbakır, Elazığ, Maden, Palu, Eskişehir, Gaziantep, Gümüşhane, Isparta, İçel, İzmir, Kayseri, Konya, Maraş, Ordu, Ünye, Fatsa, Gölköy, Perşembe, Sinop, Tokat, Vezirköprü, Siirt, Boyabat, Gerze, Ayancık, Tekirdağ, Tokat, Turhal, Urfa, Birecik, Uşak, Van'dan 21 Kasım 1938 tarihine ait anlar karelere yansıyor.
Fotoğraflarda, her yaştan insanın liderleri için ağladığı anlar, meydanlarda, okullarda, alanlarda yapılan konuşmalar, saygı duruşu anı, resmigeçit törenleri, toplu olarak radyodan Ankara'daki törenin dinlendiği dakikalar zamana tanıklık ediyor..
AA