YAPAY ZEKA MI? ORGANİK ZEKA MI?

Pınar HOLT

YAPAY ZEKA MI? ORGANİK ZEKA MI?

İnsanoğlu taşları yontarak küçük kesici el aletleri, sürterek de ateşi keşfedip hayata tutunmaya çalışırken, kim derdi ki; bir gün bilgisayarlar, uzay keşifleri, bir kıtayı yok edebilecek güçte bombalar üretme aşamasına erişecek? Son yıllarda ise insanoğlu, yapay zeka bilimi ile daha da farklı bir boyuta geçiyor gibi görünüyor. Dünyanın birçok yerinde yapay zeka kullanımı her geçen gün artmaya devam ediyor. Google, Tesla ve Facebook gibi büyük şirketler yapay zekâ alanında çalışmalarına devam ediyor.

YAPAY ZEKA NEDİR?

Yapay zeka, adında da anlaşılacağı gibi yaratıcının yarattığı şekilde organik olmayan, insan eli ile yapılıp, makinelere ve robotlara yüklenen ‘akıllı makineler’ diye tanımlanabilir.

Yuval Noah Harari, ‘Sapiens’ adlı kitabında organik zeka ile yapay zekayı şu örnekle açıklamış: ‘Organik bir bedenin işlemesi için her parçasının birbiriyle doğrudan temas halinde olması gerekir ki; bir filin beyni Hindistan, göz ve kulakları Avusturalya’da ise bu fil muhtemelen ölmüş olur. Öte yandan bir yapay zeka ile oluşan robot doktor evinde otururken, aynı zamanda birden fazla yerde ameliyat için var olabilir. Bunun için sadece bir çift biyonik göz ve elin yanında, hızlı bir internet bağlantısı yeterli olacaktır.’

Bu tarz örnekleri Hollywood filmlerinde izleyip ya da çeşitli kaynaklardan okuyup çok ütopik olarak görüyor olsak ta; bazı bilim adamları hızla bu yöne doğru gittiğimizi ve insanlıktan sonra dünyanın yeni hakiminin yapay zeka olacağı yönünde iddiaları var.

Daily Mail gazetesinde çıkan bir haberde; Çin’li yapay zeka uzmanı Kai-Fu Lee’ye göre, 15 yıl içerisinde dünya üzerinde ki mesleklerin yarısının yok olacağı yönünde. Yapay zekanın ele geçireceği iş dalları arasında; satış pazarlama araştırması, sigortacılık, güvenlik görevlileri, kamyon şoförleri, spor ve finans gazetecileri, finans analizcileri, muhasebe, meyve toplayıcıları, radyologlar, yatırım uzmanları var iken, yapay zekanın yapamayacağı işler arasında; psikiyatristler, terapistler, tıbbi bakıcılar, yapay zeka mühendisleri, öğretmenler, kurgu yazarları, avukatlar, bilim insanları, bilgisayar mühendisleri ve yöneticiler yer alacak gibi öngörülüyor. Önümüzde ki dönemlerde yaşam alanlarımızın ve çalışma alanlarımızın yeniden yapılandırılacağı radikal değişiklikleri yaşayacağımız kaçınılmaz gibi görünüyor.

Dört milyar yıl boyunca sayısız savaş, salgınlar, devrimler, buluşlar yaşayan dünyamız, bunların üstesinden gelebilmek için sürekli gelişti ve değişti. Değişmeyen tek şey ise insanlıktı. Son yıllarda gücün ve ölümsüzlüğün peşinde büyük bir hırsla koşmaya çabalayan insanoğlu; teknoloji sayesinde belki dünyanın daha yaşanılabilir bir yer haline gelmesini sağlayacak! Belki de kendi neslinin sonunu getirdiğinin çok geç farkına varacak!

Sevgiyle....