Gazeteci Hürol Bilal’ın, uçak yolculuğunda kendisine diyabetik yemek vermeyen şirkete açtığı dava, “Havayolu şirketi özür dilemiştir” gerekçesiyle reddedildi.
Yargıtay, diyabet hastası yolcusuna diyabetik menü vermediği 10 bin TL tazminata mahkum havayolu şirketi ile ilgili yerel mahkeme kararını bozdu. Havayolu şirketinin, üç menü diyabetik ürün vermediği şeker hastasından özür dileyip çiçek yolladığını hatırlatan Yargıtay, “Bu durumda yolcunun kişilik haklarına saldırı söz konusu olamaz” diyerek havayolu şirketini tazminat ödemekten kurtardı.
Gazeteci Hürol Bilal, 6 yıl önce Air France’den İstanbul-Havana-İstanbul bileti aldı. Rezervasyon bölümünde şeker hastası olduğunu belirten gazeteci Bilal, kendisine diyabetik menü verilmesini istedi.
Havayolu şirketi, İstanbul’dan Havana’ya kadar diyabetik menü verdiği gazeteci Hürol Bilal’e dönüş yolunda üç öğünde de diyabetik olmayan menü verdi. Kendisine çikolata, tatlı ve marmelat menü verildiğini fark ederek yemeyen gazeteci Bilal, hosteslere diyabet hastası olduğunu, bunu bilet alırken belirttiğini hatırlattı. Şikayet formu düzenleyen Bilal, İstanbul’a vardığında bu durumu gazetedeki köşesine taşıdı. O dönem Fransa Cumhurbaşkanı olan Sarkozy’nin şirketi ile mahkemede hesaplaşacağını belirten Hürol Bila’in bu yazısını okuyan Air France, derhal iletişime geçerek özür mektubu ile birlikte çiçek yolladı.
ÖZÜR DİLEDİ!
Firmanın ayrıca bir yıl süreyle geçerli olmak üzere uçuşlarda kullanabileceği 500 avro bedelinde bir adet hediye çeki de yolladığı Hürol Bilal, tatmin olmadığı Air France aleyhine 20 bin TL’lik manevi tazminat davası açtı.
Avukatı aracılığı ile mahkemeye başvuran Bilal, ayrıca by-pass ameliyatı olduğunu hatırlatarak, kendisine diyabetik menü verilmemesi nedeni ile hayati tehlike atlattığını, sinir krizi geçirdiğini öne sürerek kişilik haklarının zedelendiğini öne sürdü.
AİR FRANCE: ÖZÜR DİLEDİK
Air France dava dosyasına koyduğu yanıt dilekçesinde davacının diyabetik ürünleri fark ederek yemediğini hatırlatarak, “Cismani zarara uğramamış, kişilik hakları tecavüze uğramamış ve olay nedeniyle manevi bir acı duymamıştır. Dolayısı ile ortada tazmini gerekli bir zarar bulunmadığı kanaatindeyiz. Zarar oluşmamış, tazminat yükümlülüğü de doğmamıştır” iddiasında bulundu.
Davacı Bilal’in yaşadıklarını köşesinde yazması nedeni ile haberdar olup kendisine müşteri memnuniyeti kapsamında derhal özür mektubu ve çiçek yolladıklarını, 500 avroluk hediye çeki verdiklerini belirten Air France, “Bundan tatmin olmamış ki dava açtı. Koşulları oluşmayan davanın reddini istiyoruz” dedi.
Mahkeme dosyayı üç kişilik bilirkişi heyetine yolladı. 27 Ekim 2010 tarihli bilirkişi raporunda Hürol Bilal’in diyabetik bir hasta olması nedeni ile kesintisiz diyabetik ürünler kullanması gerektiği hatırlatılarak, kendisine diyabetik ürün vermeyen davalı firmanın kusurlu olduğu belirtildi.
Kan şekeri yüksek diyabetik hastaların rejim yapmamaları durumunda hastalığın kontrolünün mümkün olmadığı belirtilen bilirkişi raporunda şu görüşlere yer verildi:
‘ŞİRKET KUSURLU’ RAPORU
“Diyabetik hastalarda rejimin sürekliliği esastır, kesintiye uğraması tıbbi olarak kabul edilemez. Bu nedenle uzun seyahatlerde ve uçak yolculuğunda yolcu için özel diyabet mönülerinin konuldumuştur. Buna rağmen davalı, yolculuk boyunca toplam 3 mönü diyabetik olmayan ürün ikram etti... Sonuç olarak; yüksek riskli diyabet gurubunda olan bir hastaya, bir yolculukta üst üste üç diyabetik olmayan mönü verilmesi, hastanın sağlığını olumsuz etkileyebileceği ve hastada yüksek kan şekeri gibi ciddi sağlık sorunları oluşturabileceği kanaatine ulaşılmıştır... “
Üç kişilik bilirkişi heyetinin bu raporu doğrultusunda karar veren yerel mahkeme, davayı kısmen kabul ederek Air France’nin davacı Hürol Bilal’e 10 bin TL manevi tazminat edemesine karar verdi.
Air France, tekrar davalıdan özür dilediklerini, çiçek yolladıklarını, 500 avroluk hediye çeki verdiklerini, davalının da diyabetik olmayan menüyü fark ederek yemediğini belirterek, yerel mahkeme kararının bozulması için Yargıtay’a başvurdu.
YARGITAY: ÖZER DİLEDİ DAVANIN REDDİNE
16 Mayıs 2013 tarihinde dosyayı inceleyen Yargıtay, bilet sözleşmesinde diyabetik menü verilmesi gerektiğini, buna tek başına aykırı hareket etmenin manevi tazminatı gerektirmeyeceğine karar verdi. Manevi tazminata hükmedilebilmesi için aynı zamanda kişilik haklarına yönelik bir saldırının da olması gerektiğini belirten Yargıtay, “Davalı vekili, uluslararası bir havayolu olan şirketi olan müvekkilinin olaydan sonra davacıya özür mektubu, çiçek gönderip, 500 avro değerinde seyahat çeki hediye ettiklerini ifade etmiştir. Belirtilen olgunun müşteri memnuniyeti çerçevesinde gerçekleştirilmiş bir tavır olduğunun kabülü yerine davacının manevi zarara uğradığının delili olarak görülmesi doğru olmamıştır. Somut olayda, davacının soyut iddiasından başka olay esnasında sinri krizi geçirdiğine dair delilin dosyaya yansımadığı, şahsi haklarının saldırıya uğradığı ve zedelendiği ıspat edilemediğinden manevi tazminat isteminin reddi gerekirken kabulü doğru görülmemiştir. Davalı vekilinin kabulü ile hükmün davalı yararına bozulmasına” gerekçesi ile davayı davalı Air France lehine bozdu. SONTV/ÖZEL