Yazıklar olsun hakkımı helal etmiyorum

Fatih Terim, Ünal Aysal'ı 75 dakika topa tuttu!..

"Yapılanları G.Saraylılar sindiriyorsa, affediyorsa ben de affediyorum. Konsantrasyonumu kaybettiğimden başka bir şey söyleseydi zoruma gitmez. Aşk olsun hatta yazıklar olsun!"

Fatih Terim, G.Saray’dan ayrılık sürecinde yaşananları anlattığı 75 dakikalık basın toplantısında Başkan Ünal Aysal’a hakkını helal etmediğini söyledi. İşte Fatih Terim’in gündemi değiştiren dünkü basın toplantısı: “Eleman meselesi... Yönetim değişikliği, Albayrak ve Dürüst’ün ayrılıkları... Mersin maçı sonrası TFF ziyaretinde konuşulan... Maç öncesi primin futbolcuyla istişare edilmesi... Bırakın kutlamayı yaşananlardan sonra geçmiş olsun denmesi gereken bir yerde sadece futbolcuların kutlanması, emeği geçen kimsenin kutlanmaması... Daha neler neler. Alt alta yazsam. Bunların herhangi birinden sonra benim yerimde kim olsa istifa ederdi. Tam aksine ben ‘4. yıldızı takmadan gitmeyeceğim’ dedikçe her şeyin şiddeti arttı. (Akşam)

"SAKIN SUÇLU-SUÇSUZ ARANMASIN!.."

Geriye bakınca daha iyi anlıyorum bazı şeyleri. Aysal’ın TV konuşması için Antalya maçı sonrası açıklamalarımın bir kez daha izlenmesinde fayda var. Maç sonrası şunu diyorum: Görevimin başındayım, direneceğimden şüphe duyulmasın. Her zor durumda bana ihtiyaç duyulan ve çağrıldığımda çağrıldığım her anda koşulsuz sorgusuz elimi ve gövdemi taşın altına sokmaktan geri kalmadığım Galatasaray’da bana yaşatılanlardan dolayı bazılarına hakkımı helal etmiyorum. Suçlu suçsuz haklı haksız aramak anlamsız. Bugüne kadar yapılanları eğer G.Saraylılar içine sindiriyorsa, affediyorsa ben de affediyorum. 

"NAMAĞLUP BİR TAKIM BIRAKTIM"

Bunlardan daha çok önemsediğim konu var o da konsantrasyonumu kaybettiğim. Başka bir şey söylese zoruma gitmez. Aşk olsun hatta yazıklar olsun. Ben namağlup bir takım bıraktım. 80 bin kişi önünde derbiyi kazanmış bir takım. İlk başlarda alınan skorlar üzerinden mi beni değerlendireceksiniz, benim emeğimi böyle mi sorgulayacaksınız. Başarı varsa varsın, başarı yoksa yoksun, öyle mi? Ne diyeyim yazık, hakikaten yazık. O zaman geçen sene Şampiyonlar Ligi’ni hatırlatayım. 3 maçta 1 puan sonra 3 maçta 10 puan. Alınan kupalar. Ama çok üzdü beni.”

"KEFEM AYSAL'DAN DAHA AĞIR BASAR"

G.Saray değerlerine aykırı davrandın diyemezsiniz. Bir terazi olsa inanın bana pek çok kişiden benim kefem daha ağır basar. Orada yüreğimin ve de G.Saray’da yaşadıklarımın ağırlıkları vardır. 13’ündeki Divan Kurulu’nda basına kapalı konuşma yapmayı planlamıştım. Ancak Sayın Aysal’ın bir gazeteci ile yaptığı TV programı beni daha fazla beklememeye mecbur kıldı. Sistematik şekilde itibarsızlaştırmada Fatih Terim’e zarar veriliyor mu diye düşünen yok.

"TEKLİF HİÇ GELMEDİ Kİ!"

Sayın Aysal olağanüstü kongre kararı aldı. Oturduk benimle görevde olduğu sürece çalışmak istediğini ifade etti. ‘Peki o halde genel kurul sonrası hallederiz’ diye sözleştik. TFF ile süs imzasını attık. Milli Takım konusu çıktı, birden bire olaylar başka bir hâl almaya başladı. Milli Takım’da taktik toplantısından çıktığım zaman müthiş bir telaş var. ‘Hayırlı olsun’ dediler. Ben bunu G.Saray’ın resmi sitesinden öğreniyorum. Daha da acısı resmi site ‘İmzaladı’ diye yazdı, sonradan değiştirildi. Ardından 10 gün geçti. Peki 3-13 arasında bana getirilen bir mukavele var mı, sözleşme var mı, öneri var mı, bu konuyla ilgili bilgi var mı? Olmayan şeyleri olmuş gibi gösterenler böyle bir şey olsa buna destan yazmaz mı? Başkanla karşılıklı verilmiş söz vardı, yeterdi o.

"DİLLERİ OLSA DA YABANCI HOCALAR BİR ANLATSA.."

Terim, “12 Nisan’da TFF ile anlaştınız mı?” şeklindeki bir soru üzerine kendisi görevdeyken yabancı hocalarla görüşmeleri gündeme getirdi: “Öyle bir şeyin olması söz konusu değil. Dile getiren ispatlamalı. Ben görüşmedim ama öte yandan ben görevimin başındayken görüşülen, teklif edilen yabancı hocaları niye sorgulamıyorsunuz? Antalya maçı (13 Eylül) öncesi aldığım sesten, daha önceki aylarda kulağıma gelen isimlerden ah onların dili olsa da Türkçe konuşsa. Antalya maçı ve BJK maçının devre arasında 4. yıldızı takmadan gitmeyeceğimi ifade ettim. 12 Nisan’la bağdaşmıyor.”

"HAYSİYET KIRICI OLAYLAR!"

Alınmak istenen bir karar vardı. Bu kararı haklı göstermek için nedenler sıralanıyor. Kimse benimle çalışmak zorunda değil ama bunun için sebep yaratmaya çalışmak, hak etmediğim iddiaları servis etmek yakışmıyor. SMS’in bir gazeteciye 
servis edilmesi haysiyet kırıcı. 6-1 yenildiğiniz maç onrası bir futbolcu ile çıkacağınız onur maçı için prim pazarlığı yapmak haysiyet kırıcı. Alnının akıyla 2 sene şampiyonluklar ve başarı yaşatmış ve bu başarıları elde ettiğiniz hocanızı değerlerinden vurmaya çalışmak haysiyet kırıcı. Biz de telefon kayıtlarını mı açalım. Gelen son SMS ne zaman? Bu benim tarzım değil. Bana yakışmaz. G.Saraylılığa da..

"BAŞBAKAN'LA GÖRÜŞÜYORUZ"

Sayın Başbakan’la bilginiz dahilinde ve haricinde görüşüyoruz. Kendisinin gönlünden geçenin Türk futbolunun gelişmesinde taşın altına elimizi sokmamız yönünde olduğunu biliyorum, onur da duyuyorum.

"ÖZÜ DEĞİL SÜSÜ"

İşin özü değil de süsü mü rahatsızlık verdi. Demirören kağıdı göstedi. O kağıt görülene kadar G.Saray Kulübü bırakın TFF’yi kendi hocasına güvenmek yerine o kağıdın peşine düştü. 

'OCAKTA VERİRİZ' DEDİ

Terim G.Saray’dan ayrıldıktan sonra TFF Başkanı Yıldırım Demirören ile Aysal arasında “Ocakta bırakırım” polemiği yaşandı. Aysal, böyle bir şey demediğini, şahidinin de Terim olduğunu açıkladı. Terim ise Aysal ile Demirören arasında 3 kez telefon görüşmesi olduğunu, 2. görüşmede Aysal’ın “Hocamıza mayısa kadar izin istiyoruz’ diye soran Demirören’e ‘Ne demek. İsterseniz ocak ayında verelim. Yeter ki 2-3 hafta öncesi haber verin’ dediğini anlattı. Terim, “Beni çok yaraladı. Vazgeçmeye ne kadar hazır istekli artı emin” dedi.

"ELİM KALBİMDE..."

Son sözüm G.Saray taraftarına: Ben ne sizden ne de G.Saray’dan ayrılmadım, ayrılmam. Ne sizi ne de G.Saray’ı bırakmadım bırakmam. Elimi kalbime götürüyorum. Kalbime koyuyorum. Taraftarın benim için yaptıklarına teşekkür ediyorum. 40 yıl içinde hakkım varsa hepsini G.Saray taraftarına ve G.Saraylılar’a helal ediyorum. Siz de hakkınızı bana helal edin.

"BİZ CANIMIZLA UĞRAŞIRKEN!.."

G.Saray tarihinde hatırlıyor musunuz oyuncular tebrik ediliyor, emeği geçen tebrik edilmiyor. Benden vazgeçiliyor. Biz de orada kolluk kuvvetleriyle 80 bin kişiyle koridorlarda canımızla uğraşıyoruz. 

"HANİ NEREDE OYBİRLİĞİ!.."

Lutfi Arıboğan 1 gün önce kovulacaksın dedi mi?” şeklindeki soru üzerine Terim, “Demek ki karar zaten alınmıştı. Oybirliği ile alınan kararın başka birinin kararıyla alındığı ortaya çıkıyor ki bir skandal.

"TRAVMA OLAMAZ MI?"

Real maçı sonrası travma geçiriyor olamaz mıyım? Karımla çocuklarımla görüşmezken herkese kapatamaz mıyım? Başkanın telefonuna çıktı çıkmadı bunlar çok yakışıksız.

"KOMPLOYA YAĞ"

G.Saray’ı durdurmak için komplo ise bu komplonun kolaylaştırıcısı ve ekmeğine yağ süreni ne yazık ki çok uzakta değil ama ben değilim.

"SNEİJDER İLE SORUN YOK!"

Sneijder ile sorun yaşadınız mı?
Benim herhangi bir oyuncuyla şahsi ne gibi bir problemim olabilir.

Sizi futbolcular yönetime şikayet etti mi?
Duyum oldu ama inanmak istemedim. 

Sizce yöneticiler tesislerde olmaya neden bu denli hevesli?
Ben de bilmiyorum. Bilen biri varsa bana anlatsın.