1. HABERLER

  2. ÖZEL HABER

  3. 'SEVGİLİ BABAM VE MELİH GÖKÇEK'
SEVGİLİ BABAM VE MELİH GÖKÇEK

'SEVGİLİ BABAM VE MELİH GÖKÇEK'

Yazarımız Aykut Onur KALAYCI'dan çok farklı bir açıdan Melih Gökçek analizi...

A+A-

SEVGİLİ BABAM BEN VE MELİH GÖKÇEK

“1974 yılının sonlarıydı yanılmıyorsam, Milli Eğitim Bakanlığı’nda memur olarak göreve başlamıştım. O dönemde rahmetli babamda MEB’de şube müdürü olarak Özlük İşleri Genel Müdürlüğü’nde görev yapıyordu. İşte o yıllarda duymuştum rahmetli babamdan Melih Gökçek’in adını…

Babam, 1976 yılında İlköğretim Genel Müdürü olduğunda kendisini ziyarete ve tebriğe gelenler arasında aynı bakanlıkta şube müdürü olan Ömer Vehbi Hatipoğlu ve Melih Gökçek de vardı. Gökçek’le ilk tanışmam babamın makam odasına gerçekleşti. Gökçek daha sonra Ankara Fevzi Çakmak sokaktaki eğitim camiasıyla ilgili olarak haberler yapan bir gazetenin Ankara temsilciğine beni davet etti. Başkan Gökçek ile dostluğumuz da işte böyle başlamıştı o yıllarda...

1977 yılında MEB’nda orta öğretimde atanmalardan sorumlu şube müdürü yardımcısı iken birçok defa beni ziyaret etti. Bazı öğretmen atamalarında kendisine yardımcı dahi oldum. Daha sonraki yıllarda ben şube müdürlüğü görevine getirilirken, Melih Gökçek ise Sayın Süleyman Demirel’in azınlık hükümetinde Çalışma Bakanı olan Kütahya Milletvekili Rahmetli Cavit Erdemir’in basın müşaviri oldu. Sonraki zaman zarfında Gökçek ile TBMM’nin yemekhanesinde yemek yedik, baş başa sohbetler ettik. Gökçek’in o zamanlarda liderlik vasfının olduğunu gördüm. Bir sohbetimiz sırasında Melih Gökçek“Bizde parti kursak acaba başarılı olur muyuz?” diyerek bana güldü. Gökçek’in ta o yıllarda siyasetin tozlu ve zorlu yollarında pes etmeyecek bir mizaca sahip olduğunu fark etmiştim.

Yıllar geçti Melih Gökçek ile dostluğumuz aynı ilk günkü gibi devam etti. Ben kurum değiştirerek o zamanki adı Gümrük ve Tekel Bakanlığı olan diğer bir devlet kurumuna geçtim. Bekâr olduğum için de Edirne ilimizde ilk görev yerime başladım. Daha sonra çeşitli illerde görev yaptıktan sonra, memuriyete nokta koyarak Gaziantep’te faaliyet gösteren bir holdingin Ankara Temsilciliği görevini üstlendim. Bu arada da Ankara Gençler birliği Spor Kulübü’nde yönetici oldum. Kulübün genel sekreterlik ve basın sözcülüğü birimlerinde çalıştım.

Sayın İlhan Cavcav ve diğer yönetici arkadaşlarımla hem futbol maçlarını izlemek, hem de kulübe faydalı olacak futbolcu seçimleri için Cebeci Stadı’na sık sık giderdim. Sayın Gökçek ile Cebeci İnönü Stadı’nda şeref tribününde karşılaşır; hem maç izler hem de konuşurduk. O dönemde Keçiören Spor Kulübü’nün başkanıydı kendisi. Keçiören Belediye Başkanlığı’nı kaybettikten sonra Özal tarafından Çocuk Esirgeme Genel Müdürlüğü’ne getirildi. Bana burada birlikte çalışmayı önerdi ancak ben o dönemde ticari hayatıma ağırlık vereceğimi ilettim. Tabii işlerimi büyüterek o dönemde sayılı tekstil firmalarından biri de oldum. Sayın Gökçek ile Gençlerbirliği’nde görev yaptığım sıralarda birçok defa karşılaşarak selamlaştık ve görüştük. Hiçbir zaman kendisinden bir talebim olmadı..

1990’lı yıllardı Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krizden bende nasibimi aldım. Ortağımla beraber tekstil işine noktayı koyduk. Birçok yerden teklif almama rağmen, memuriyete dönme kararı alarak memuriyet hayatıma döndüm. Gümrüklerde 20 yılı aşkın hizmet yaparak alnımın akıyla o zaman ki adıyla Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı olan kurumdan emekli oldum.

Sayın MELİH Gökçek ile Esenboğa’da kaçakçılık şubesinin amirliğini yaptığım dönemde VIP salonunda karşılaştık. Her zamanki gibi dosthane sohbetimizi yaptık. Anlayacağınız Melih Gökçek’i yakından tanıyan, onun karakteristik özelliklerini bilen Ankaralılardan biriyim. Gökçek gerçekten dost canlısı, vefakâr, insanını seven, siyasetin o zorlu yollarında pes edecek bir kişilik değildir. Şunu büyük bir açık yüreklilikle söyleyebilirim. Melih Gökçek, bir partinin genel başkanı hatta başbakanı bile olabilirdi.

Sizlere seçimin hemen öncesinde kısa ama farklı bir gözden Melih Gökçek’in analizini yapmaya çalıştım. Peki! ‘Ankara’da yerel seçimlerde Gökçek ne yapar?’ diye soracak olursanız yine kazanır diyorum.  Ha şu da bir gerçek kaybetse de sakın Melih Gökçek’in emekliye ayrılıpta köşesinde oturacağını zannetmeyin. Benim tanıdığım Gökçek eli tuttukça, gözü gördükçe daima siyaset sahnesinin içinde olacaktır." A.O.KALAYCI

images.20140314170856.jpg

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.