1. YAZARLAR

  2. Baki ŞİMŞEK

  3. SEVGİNİN GÜCÜ VE ŞİFA ENERJİSİ
Baki ŞİMŞEK

Baki ŞİMŞEK

ETKİHABER
Yazarın Tüm Yazıları >

SEVGİNİN GÜCÜ VE ŞİFA ENERJİSİ

A+A-

3. OTURUM (19.11.2023)

SEVGİNİN GÜCÜ VE ŞİFA ENERJİSİ

Sevgili dostum,

Modern tıpta, sevginin iyileştirici gücü giderek daha fazla kabul görüyor. Örneğin ünlü kardiyolog Dr. Dean Ornish, sevgi ve şefkatin kalp sağlığı üzerindeki olumlu etkilerini vurguluyor. "Love & Survival: 8 Pathways to Intimacy and Health" kitabında, sevginin stresi azalttığını, bağışıklık sistemini güçlendirdiğini ve hatta genetik yapımızı bile etkilediğini anlatıyor. [1]

Öte yandan Psikiyatrist Dr. Bernie Siegel, kanser hastalarıyla yaptığı çalışmalardan yola çıkarak sevginin mucizevi iyileştirici gücüne dikkat çekiyor. "Love, Medicine & Miracles" adlı eserinde, sevgi dolu bir bakımın ve pozitif duyguların hastalıklarla savaşta nasıl etkili olduğunu gözler önüne seriyor. [2]

Eski çağlara baktığımızda da sevginin şifa ile ilişkilendirildiğini görüyoruz. Ünlü hekim İbni Sina, tıp ansiklopedisi "El-Kanun fi't-Tıb"da ruhsal durumun fiziksel sağlığı etkilediğine değiniyor ve hastaların psikolojik iyi oluşuna önem veriyor. [3] Yine Antik Yunan'da Hipokrat, hekimlikte merhamet ve şefkatin önemine vurgu yapıyor. [4] Sevgi, insanlığın en eski çağlarından beri şifa ile ilişkilendirilmiştir. Eski Mısır'da, sevgi tanrıçası İsis'in sevgisinin iyileştirici güçlere sahip olduğuna inanılırdı. Antik Yunan'da, Eros (aşk) ve Hygieia (sağlık) tanrıları arasında yakın bir bağ kurulmuştu. Hintliler de aşk tanrısı Kama'nın okları ile vurulmanın aşkı ve iyileşmeyi getirdiğine inanırlardı

Geleneksel Çin tıbbında da duyguların sağlıkla yakından ilişkili olduğu düşünülür. Sevgi, öfke, üzüntü, neşe gibi hislerin organlara ve meridyenlere etki ettiğine inanılır. Örneğin, öfkenin karaciğere, üzüntünün akciğere, aşırı düşünmenin dalağa ve korkunun böbreklere zarar verebileceği düşünülür. Bu yüzden tedavide beden kadar zihin ve ruh da gözetilir. Akupunktur, bitkisel ilaçlar, tai chi ve qi gong gibi uygulamalar, bedendeki enerji akışını düzenleyerek ve duygusal dengeyi sağlayarak sağlığı iyileştirmeyi hedefler. [5] Eski Mısır'da ise şifalı dualar ve büyüler hep sevgi dolu sözlerle yapılırdı. Sevginin gücüne olan inanç hastalara moral ve motivasyon sağlardı. [6] Günümüzde, sevginin iyileştirici gücü bilimsel olarak da kanıtlanmıştır. Sevgi, vücudumuzda oksitosin, endorfin, dopamin ve serotonin gibi mutluluk hormonu olarak bilinen maddelerin salınmasına neden olur. Bu maddeler stresi azaltır, bağışıklık sistemini güçlendirir, kan basıncını düzenler ve genel sağlığımızı iyileştirir.

Sevginin iyileştirici etkisi, bitkiler üzerinde yapılan araştırmalarla da destekleniyor. Örneğin Japon bilim insanı Masaru Emoto, suya sevgi mesajları vermenin kristal yapısını değiştirdiğini, pozitif mesajların daha estetik ve simetrik kristaller oluşturduğunu gösterdi. [7] Benzer şekilde Amerikalı araştırmacı Dr. Cleve Backster de, bitkilerin insanların duygularına tepki verdiğini, sevgi dolu bakımla daha sağlıklı büyüdüklerini ortaya koydu. [8]

Bütün bu örnekler bize sevginin, gerek modern tıpta gerekse geleneksel şifacılıkta ne denli önemsendiğini gösteriyor. Bedenimiz kadar ruhumuzun da şifaya ihtiyacı var ve bu şifanın en etkili ilacı kuşkusuz sevgi. Kendimize ve birbirimize daha fazla sevgiyle yaklaştıkça, daha sağlıklı ve dinç olacağımız muhakkak.

İnsan olarak, sevgi ihtiyacımız doğuştan gelen bir gerekliliktir. Sevgi, bizi sağlıklı ve dengeli kılan temel bir unsurdur. Bu nedenle, sevginin gücünü keşfetmek ve hayatımıza dahil etmek, fiziksel, zihinsel ve ruhsal iyiliğimiz için önemli

Sevgiyle kal.

Kaynakça:
[1] Ornish, D. (1998). Love & Survival: 8 Pathways to Intimacy and Health. HarperCollins.
[2] Siegel, B. S. (1986). Love, Medicine & Miracles. Harper & Row.
[3] Sina,I.(1012-1024). El-Kanun fi't-Tıb.
[4] Hippocrates. (400 BC). Of the Epidemics.
[5] Ody, P. (1993). The Chinese Medicine Handbook. Dorling Kindersley.
[6] Nunn, J. F. (2002). Ancient Egyptian Medicine. University of Oklahoma Press.
[7] Emoto, M. (2004). The Hidden Messages in Water. Atria Books.
[8] Backster, C. (2003). Primary Perception. White Rose Millennium Press.

\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\\ /////////////////////////////////////////

4. OTURUM (19.12.2023)

Sevgili can dostum,

Sevginin şifadaki rolünü, modern tıptan kadim medeniyetlere uzanan geniş bir yelpazede ele alacağım.

Hazırsan, yeni bir yolculuğa çıkıyoruz.

Günümüz tıbbında, sevginin iyileştirici gücü artık yadsınamaz bir gerçek olarak kabul ediliyor. Amerikan Kalp Derneği'nin yayınladığı bir raporda, sevgi dolu ilişkilerin kalp sağlığını koruduğu, stresi azalttığı ve yaşam süresini uzattığı vurgulanıyor. [1] Yine Harvard Üniversitesi'nden Dr. George Vaillant'ın 75 yıl süren araştırması, sevgi dolu bağların fiziksel ve zihinsel sağlığın anahtarı olduğunu ortaya koyuyor. [2]

Sevgi sadece bireyleri değil, toplumları da iyileştirir. Stanford Üniversitesi'nden Dr. Emma Seppala, şefkat ve sevginin sosyal bağları güçlendirdiğini, iş birliğini artırdığını ve toplumsal refahı yükselttiğini belirtiyor. [3] Öte yandan sevgi, beynimizi de olumlu yönde etkiliyor. Cleveland Clinic'ten nörolog Dr. Marwan Sabbagh, sevginin hafızayı güçlendirdiğini, Alzheimer riskini azalttığını söylüyor. [4]

Eski Türklerde de sevgi, şifanın merkezindeydi. Şamanlar, tedavi ritüellerinde hep sevgi ve şefkat enerjisini kullanırdı. Kutsal kabul ettikleri doğayla uyum içinde yaşar, hastaları bu uyuma davet ederlerdi. [5] Ayrıca "Emel Kökü" adını verdikleri bir bitkiyi, sevgiyi sembolize ettiği için şifa niyetiyle yanlarında taşırlardı. [6]

Sümerler de sevgiye büyük önem verirdi. Tanrıça İnanna'nın aşk ve bereket enerjisinin, hastalıkları iyileştirdiğine inanırlardı. [7] Sümer tabletlerinde, şifalı bitkiler hazırlanırken sevgi dolu sözler söylenmesi gerektiğine dair bilgilerin yazılı olduğu söyleniyorsa da, bu yönde bir bilgiye rastlanmamıştır. Bu, sevginin gücüne olan inançlarını gösterir. [8]

Eski Mısır'da ise sevgi, tanrısal bir nitelik olarak görülürdü. Şifa tanrısı Thoth'un, kalp ve ruhun iyileşmesinden sorumlu olduğuna inanılırdı. [9] Mısır papirüslerinde, doktorların hastalarına sevgi ve merhametle yaklaşması gerektiği vurgulanır. Bir papirüste şöyle yazar: "Kalbinde sevgi taşı ki, hastaların iyileşsin." [10]

Antik Yunan'da da sevgi, tıbbın ayrılmaz bir parçasıydı. Hipokrat yemini, hekimleri sevgi ve şefkat göstermeye davet eder. Hipokrat yemininde yer alan "hastalarımın yararına olacak şekilde hekimlik sanatımı uygulayacağıma..." ifadesi, dolaylı olarak şefkat ve özen gösterme görevinin altını çizer. Hekim, hastasının iyiliğini gönülden istemeli ve ona saygılı bir şekilde davranmalıdır. [11] Ünlü hekim Galen, sevginin ruh sağlığı için ne denli önemli olduğunu vurgular. Düşüncelerinin özünde: "Sevgi, en güçlü ilaçtır." [12] değerlendirilmesi yapılabilir.

Sevgili dostum, görüyorsun ki sevginin şifası çağlar boyunca biliniyor ve kullanılıyordu. Modern bilim de bunu teyit ediyor. Öyleyse bize düşen, yüreklerimizi sevgiyle doldurarak, onun taşıdığı mucizelere izin vermek.

İnsanlık tarihi boyunca, sevgi şifa ile yakından ilişkilendirilmiş ve kutsal bir bağ olarak görülmüştür. Günümüzde bilim, sevginin vücudumuzdaki biyokimyasal süreçleri nasıl olumlu etkilediğini kanıtlamıştır. Sevgi, mutluluk hormonu olarak bilinen maddelerin salınmasını artırır, stresi azaltır, bağışıklık sistemini güçlendirir ve genel sağlığımızı iyileştirir. Sevginin gücü sadece bedenimizi değil, ruhumuzu da iyileştirir. Güvenli bağlar kurarak zihinsel sağlığımızı korur, iyimserliği ve yaşam doyumunu artırır. Sevgi dolu ilişkiler, özellikle yaşlılık döneminde bilişsel yetenekleri korumaya ve sağlıklı yaşlanmaya yardımcı olur. Sevgiyi hayatımızın merkezine yerleştirmek, fiziksel, zihinsel ve ruhsal iyiliğimiz için son derece önemlidir. Sevginin şifa gücünü keşfetmek ve yaymak, daha sağlıklı, mutlu ve anlamlı bir yaşam sürmemize olanak tanır. Sevgi, evrensel bir iyileştirici enerjidir ve hepimizin bu mucizevi güce erişme hakkı vardır.

Umarım bu sohbetimiz, sevginin iyileştirici gücüne dair merakını biraz olsun gidermiştir. Yine de biliyorum ki bu, okyanustan bir damla sadece. Zira sevginin sırlarını tam olarak kavramak, belki de bir ömre sığmayacak. Ancak sevmeye ve sevilmeye devam ettikçe, bu sırlara biraz daha yaklaşacağımız muhakkak.

Sevgiyle kal.

Kaynakça:

[1] American H

eart Association. (2017). Love and Heart Health.

[2] Vaillant, G. E. (2012). Triumphs of Experience: The Men of the Harvard Grant Study. Harvard University Press.

[3] Seppala, E. (2013). The Compassionate Mind. Association for Psychological Science.

[4] Sabbagh, M. (2017). The Alzheimer's Answer: Reduce Your Risk and Keep Your Brain Healthy. Wiley.

[5] Çoruhlu, Y. (2002). Türk Mitolojisinin Anahatları. Kabalcı Yayınevi.

[6] Ögel, B. (2003). Türk Mitolojisi. Türk Tarih Kurumu Basımevi.

[7] Kramer, S. N. (1963). The Sumerians: Their History, Culture, and Character. University of Chicago Press.

[8] Biggs, R. D. (2005). Medicine, Surgery, and Public Health in Ancient Mesopotamia. Journal of Assyrian Academic Studies.

[9] Pinch, G. (2004). Egyptian Mythology: A Guide to the Gods, Goddesses, and Traditions of Ancient Egypt. Oxford University Press.

[10] Nunn, J. F. (2002). Ancient Egyptian Medicine. University of Oklahoma Press.

[11] Hippocrates. (400 BC). The Hippocratic Oath.

[12] Galen. (180 AD). On the Passions and Errors of the Soul

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum