ŞİMDİ MODA BELLEKLİ VURGUN
ŞİMDİ MODA BELLEKLİ VURGUN
-İSTANBUL'DA ÇOK ÖNEMLİ OPERASYONLAR-
O TIRI ‘KİTABIMDA’ YAZACAĞIM!
Merhaba sevgili okurlarım. Bir önceki yazımı Gümrük ve Ticaret Bakanı Sayın Tüfenkçi'ye ayırmış, dostane görüşlerimi kendisiyle paylaşmıştım. Umarım Sayın Bakan haklı olduğuma inandığım görüşlerimi dikkate alır ve kocaman bir teşkilatı ayağa kaldırıp, hak ettiği yere getirir. Tüfenkçi'ye bu vesileyle bir kez daha hayırlısı olsun diyerek bu haftaki yazımıza, konularıma geçmek istiyorum hemen. Efendim bu haftaki yazım, bizim meşhur İstanbul'dan. Size bu yazımda son zamanlarda İstanbul'da gümrüklerle ilgili olarak ne gibi çalışmalar ve soruşturmalar yapıldı anlatmak istiyorum. Buyurun başlayalım...
ŞİMDİKİ MODA BELLEKLİ VURGUN
Hayali ihracatçılar sınır tanımıyor. Ta! Özal'lı yıllara dayanan bu vurgun şimdilerde yeni bir boyut kazandı. Şimdiki düzenbazlığın adı 'Bellekli Vurgun'. Önce İzmir'de ortaya çıkarıldı bellekle yapılan vurgun. 12 Aralık 2015 günlü yazımda, Ege Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğü Gümrük Muhafaza Kaçakçılık İstihbarat Müdürlüğü'nün ortaya çıkardığı flaş bellekle proje ihracatının hayali olduğunu tüm ayrıntılarıyla aktarmıştım. Ancak o yazımı hazırlarken bunun sadece İzmir ile kalmayacağını da çok iyi biliyordum. Yanılmamışım..!
Aynı yöntem, hayali ihracatçılar tarafından İstanbul'da da yapılmış. Geçen Ocak ayının son günlerinde İstanbul'da görev yapan gümrük görevlilerince çok sayıda aynı yöntemle hayali ihracat ortaya çıkartılmış. Örneğin bana gelen bilgilere göre, İstanbul'daki iki gümrük kapısından birinde 2 Milyar Euro diğerinde ise 4 Milyar Euro'ya yakın flaş bellekle yapılan hayali ihracata 'dur' denilmiş. Hayali ihracatı gerçekleştiren firmalar hakkında yasal işlem başlatılmış. Bu hayali ihracat vurgununda yine bana gelen bilgilere göre, iki önemli nokta var.Bunlardan birincisi hayali ihracat yapılmaya çalışılan ülke İran diğeri de paranın aktarılacağı bankaların devlet bankaları olmaları. Anlayacağınız konu bayağı enteresan. Bellekli vurgun ile sizlere önümüzdeki günlerde daha fazla bilgiler vermeye çalışacağım. Çünkü bu konu gerçektende önemli görünüyor.
AZERBAYCAN'A GİDECEKTİ İSTANBUL'A BOŞALTILDI
İstanbul Emniyeti Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü (KOM) yine başarılı bir operasyona imza attı. Ekipler 10 milyon liralık bir yolsuzluğu ortaya çıkararak alkışı hak etti. Ekipler yaptıkları operasyonla fotokopi ve oto parçaları ele geçirdi. Başarılı operasyon ise iddiaya göre şöyle gelişti.
Haklarında yasal işlem başlatılan zanlılar İtalya'dan İstanbul Haydarpaşa'ya gelen Ro-Ro gemisinden indirdikleri fotokopi makinelerini önce tıra yüklerler. Zanlılar tır karnesine de malın gideceği ülkeyi de Azerbaycan olarak yazarlar. Kendilerini haksız kazanç sağlamaya alıştırmış bu kişiler gümrük transit işlemlerini bitirip, tırı sözde Azerbaycan'a göndermek için harekete geçerler. Ancak amaç farklıdır. Tır ne Azerbaycan'a ne de başka bir ülkeye gidecektir. Tırın içindeki fotokopi makineleri ve oto parçaları İstanbul'da indirilip milyonlarca vurgun yapılacaktır. Ancak bu kişilerin unuttuğu bir şey vardır. İstanbul Polisi...! Olayın her adımını takibe alan KOM ekipleri piyasaya sürülmek istenen mallara Tuzla'da operasyon yaparak el koyar. Zanlılar hakkında da yasal işlem başlatılır.
BU DA BULGARİSTAN-TÜRKMENİSTAN HATTI OPERASYONU
İstanbul polisinin bir başarılı operasyonu da, Bulgaristan'dan sözde Türkmenistan'a götürülmek için oto parçalarında yapılan vurgunun aydınlatılması oldu. İddiaya göre; Bulgaristan'dan Türkmenistan'a gönderileceğine dair işlemleri yapılan tır kaçakçılar tarafından (herhalde yol fazla uzak diye) Silivri' de bir depoya boşaltılır. Güya şüphe çekmek istemeyen zanlılar tırı da Türkmenistan'a boş olarak gönderir. Ancak yukarıda da belirttiğim gibi yine bir şeyi unutmuş ya da göz ardı etmişlerdir. İstanbul Polisi'ni. Polis bu operasyonda da mallara el koyarken, şüpheliler hakkında yasal işlem başlatır.
ŞÖYLE BİR GEÇMİŞE GİDELİM…
Sevgili Etki Haber okuyucuları, yukarıda sizlere yazdığım iki önemli soruşturma beni ister istemez eskiye, biraz geçmişe götürdü. Bir an, yazılarımda transit kaçakçılığının Türkiye'nin ne kadar baş belası olduğunu anlattığım sayısız köşe yazılarım geldi aklıma... Tabi bir de bir anım. Sizlerle paylaşmak istiyorum yazımın sonunda bu anımı...
TIRIN İÇİ BOŞ ÇIKTI.. HAKKÂRİ YOLU GÖZÜKTÜ!
Ankara Gümrük Muhafaza Kaçakçılık İstihbarat Müdürlüğü'nde kısım amir vekili olarak görev yapıyordum. O yıllarda ayni daireden bir memur arkadaşımla Ankara'nın Pursaklar ilçesindeki bir gazetenin karşısındaki depoları gözetim altına almıştık. İddiaya göre; söz konusu depoya yurt dışından transit oto yedek parçası gelecek, gelecek olan parçalar depolara boşaltılacak ve sonra da boşaltılan tırlara hurda malzemesi konularak gideceği ülkeye gönderilecekti. Belki inanmayacaksınız ama dile kolay o memur arkadaşımla tam 17 gün sözünü ettiğim depoların yakınlarında adeta bir asker gibi nöbet tuttuk. 17. günün sonlarına doğru depoda hareketlenme başladı.
Kaçakçılık savcısından aldığımız talimatla önce tırın boşaltılmasını izledik. Daha sonra tırın Ostim'de bir tır parkına gidişini hatta tır şoförünün otele gidip başını yastığa koyuşuna kadar takip ettik. Daha sonra kaçakçılık olayını başta bölge müdürümüze ve müdürlerimize bildirerek, müdürlüğümüzdeki diğer ekiplerin gelmesini bekledik. Arkadaşlarımın gelmesiyle birlikte de operasyonun düğmesine bastık. Tırı Ankara Başmüdürlüğü'ne getirip, kantara soktuk. Bu aşamada ekip içerisindeki bazı arkadaşlar “Aykut bey, tırın mührün orijinal olduğunu aman bir yanlış yapmayalım” diyerek serzenişte bulundular. Bende arkadaşlarıma 'Rahat olun, kaçakçılar bu işleri çok profesyonelce hallediyorlar, mührü bozmadan gerçekleştiriyorlar' diye cevap verdim. Ve tırın mührünü söktükten sonra başta müdürümüz olmak üzere ekip arkadaşlarımın hepsi şok yaşadılar çünkü içi oto yedek parçasıyla dolu olarak bildiğimiz tır bomboştu.
KİTABIMDA YAZACAĞIM...
Konuyla ilgili şahsım dönemin müsteşar yardımcısı, dönemin gümrükler genel müdürü büyük sıkıntılar yaşadık. Size şöyle diyeyim memuriyetimin son döneminde, Hakkari'yi bana gösterdiler. Peki!.. Ne olmuştu da tırın içi boş çıkmıştı? Ne olduğu belliydi aslında.. Tır çoktan boşaltılmıştı.
Sevgili okurlarım, bu konunun perde arkasını ve çok önemli detaylarını kaleme aldığım kitaplarımın birinde uzun uzun yazacağım. Bekleyin!..
‘GÜMRÜKTEN ÖNEMLİ NOTLAR’
HIZLI KARGO KONUSU…
İddia odur ki; hızlı kargo vasıtasıyla ihracatlar gerçekleştirilmekte, ihracata konu ise oyun cdlerinin yüksek fiyatlarla gönderildiği yönünde… Hızlı kargoyla yapılan ihracatların mercek altına alınması yerinde olacağı kanaatindeyim. Yazımın içersinde de göreceğiniz üzere, flash bellekle yapılan hayali ihracat skandalı gibi bu da yakında patlayabilir!!
LANGIRT DAVASI SONUÇLANDI
Anayasa Mahkemesi langırt (masatopu) davasıyla ilgili kararını verdi. Adana’da yerleşik bir firma, Mersin Gümrüğü’ne yurt dışından masa topları getirir; gümrük ise bunlar kumar makinesi diye ithalatına izin vermez. Bu konuyla ilgili çok çeşitli mahkeme kararları olmasına rağmen bir türlü firma malını gümrükten çekemez. Hatta bu konuyla ilgili şahsımın yazmış olduğu yazıdan dolayı da, dönemin gümrük müdürü şimdilerde Sarp’ta görev yapan şahıs hakkımda hakaret iftira davası açar; ama mahkemeye sunmuş olduğum evraklar neticesinde şahsımın beraatına karar verilir. Tüm bu gelişmeler olurken, konu Anayasa Mahkemesi’ne taşınır. Anayasa Mahkemesi de langırt masatopunun bir eğlence aracı olduğuna karar verir.
Peki, firmanın iki yılı aşkındır gümrükte bekleyen masa toplarının akıbeti ne olacak?
Zarar gördüyse kim ve ya kimler tarafından karşılanacak?
Bunların hepsi cevap bekleyen sorular…
İSTANBUL 4.İDARE MAHKEMESİ’NİN RÜŞVET ALMA VERME OLUP OLMADIĞINA DAİR KARARI
İstanbul 4. İdare Mahkemesi dönemin İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürü Tevfik Usta’nın Ambarlı Gümrüğü’nde bir gümrük müşavir yardımcısının rüşvet alma verme suçu işlendiğine kanaat getirerek şahısla ilgili uyarma cezası istemiş; karar uygulanmış; müşavir yardımcısı ise buna karşı dava açmış; İstanbul 4. İdare Mahkemesi 29.09.2015 günü oy birliğiyle davacının yani gümrük müşavir yardımcısına verilen uyarma cezasını dava konusu işlemde hukuka uygun bulmamıştır. Danıştay yolu açık bırakılmıştır.
MEMURLUK SINAVI
Bazı okurlarım bana ulaşarak sınavla gümrük memuru olmalarına rağmen, atanmalarının ticaret bölümüne yapıldığı serzenişlerde bulundular. Yetkilere buradan duyurulur.
MERSİN SERBEST BÖLGE
Mersin Serbest Bölge’de gözetim memuru olarak çalışan bir görevliyle ilgili olarak 17.02,17.05,17.12 saatleri arasında ‘mesaisiz araç çıkartıyorsun’ diye hakkında soruşturma açılmış. Oysaki mevzuat ilk 1 saat için mesai alınmayacağını emrediyor.
-YAZARIN FLAŞ MERSİN’DEN SON DAKİKA NOTU-
Mersin Gümrüğü’nde Kumaş Kaçakçılığını Ortaya Çıkaran Muayene Memuru Soluğu Mersin Yolcu Salonu Gümrük Müdürlüğü’nde aldı.
Bekleyin!..
- YAZARDAN SON DAKİKA BURSA NOTU -
İddia odur ki; Bursa Gemlik Gümrük Müdürlüğü’nde teminatlı şeker ithalatında kullanılan teminat mektubunun sahte olduğu yönünde…
Ayrıntıları bekleyin!
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.