İstanbul

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne (İBB) yönelik yolsuzluk soruşturması kapsamında gözaltına alınan İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa'nın emniyette verdiği ifadeye ulaşıldı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, tutuklanmasının ardından İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu'nun da aralarında bulunduğu zanlılar hakkında "suç örgütü yöneticisi olmak", "suç örgütüne üye olmak", "irtikap", "rüşvet", "nitelikli dolandırıcılık", "kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek" ve "ihaleye fesat karıştırmak" suçlarından yürütülen yolsuzluk soruşturması devam ediyor.

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan 52 şüpheliden İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa'nın, Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü polislerine 20 sayfalık ifade verdiği öğrenildi.

İfadesinde soruşturmadaki şüphelilerle tanışıklıklarını anlatması istenen Başa, "Şahıslardan hiçbiriyle herhangi bir ticari ilişkim yoktur. Ekrem İmamoğlu, İBB Belediye Başkanı olduğu için, aynı zamanda İSKİ Yönetim Kurulu Başkanı olduğu için tanırım. 2019 yılında İSKİ'ye atandığımda iş gereği kendisiyle tanıştım. Daha öncesinde şahsi tanışıklığım olmadı." beyanında bulundu.

Başa, diğer birçok şüpheliyle de 2019'da tanıştıklarını ifade etti.

Soruşturma kapsamında incelenen 33 firma ve sahipleriyle ticari ilişkisinin olup olmadığı sorusu üzerine Başa, "Tarafıma okunan firma ve firma sahipleriyle ilgili herhangi bir ticari ilişkim yoktur. Hiçbir şirketi bilmem ve sahiplerini tanımam." ifadelerini kullandı.

Müştekinin iddialarını reddetti!

Başa'ya müşteki olarak savcılıkta beyanı alınan Muhittin E'nin ifadesi okundu.

Muhittin E'nin ifadesinde şunlar yer aldı:

"28 Mart 2025'te vermiş olduğum ifademde belirtmiş olduğum konu hakkında yapılan resmi yazışmalarla ilgili bilgi, belge, kira kontratı ve fotoğrafları şüpheli sayın savcılığınıza sunuyorum. (İSKİ Genel Müdür Yardımcısı) Begüm Çelikdelen ile yaptığım bir görüşmede rüşvet vermediğim için Ekrem İmamoğlu'nun kendisine 'Bu yazıyı kesinlikle T**** M***'e vermeyeceksiniz.' diye talimat verdiğini bizzat bana söyledi. Benden rüşvet isteyen Ekrem İmamoğlu, Fatih Keleş (şüpheli), Adem Şanlısoy (şüpheli), Begüm Çelikdelen (şüpheli), eski genel müdürü Şafak Başa isimli şahıslardan davacı ve şikayetçiyim."

Muhittin E'nin iddialarının asılsız olduğunu, kendisini tanımadığını öne süren Başa, şunları kaydetti:

"İSKİ, yasa gereği su havzalarıyla ilgili görüş veren kuruluştur. Bizim Çevre Koruma Kontrol Dairesi Başkanlığı aracılığıyla yapılır. Bu daireye bağlı planlama şube müdürlüğümüz, gelen talebi değerlendirir. İlgili birimlere sorar. Genel müdür yardımcısı imzasıyla (şu an için Begüm Hanım olan) ilgili kamu kuruluşuna gönderilir. İddia edilen olayda idari süreç devam ederken arkadaşlarım bu yerle ilgili yasa gereği olumlu görüş alma imkanının olmadığını ifade ettiler. Bu firmanın temsilcisi veya ortağı olduğunu iddia eden kişi, İSKİ yetkililerini tehdit ettiler, WhatsApp'ta sözlü tacize varan mesajlar gönderdiler. İdris Ö. olarak bildiğim şahsın İSKİ çalışanlarına baskı yaparak tehditle görüş almak istediğini biliyorum."

Başa, dosyayı iş arkadaşlarıyla tekrar kontrol ederek değerlendirme yaptıklarını ancak söz konusu yerin ruhsatının olmadığını, alındığı takdirde değerlendirme yapılacağını aktardıklarını kaydederek, şöyle devam etti:

"Daha sonra iş arkadaşlarımı toplayıp dosyayı tekrar kontrol ederek yanlış karar vermemek adına tekrar dosyayı incelememizi söyledim. MAPEG ile yazıştıklarını, oranın da olumsuz görüş verdiğini, ruhsatlarının bulunmadığını, dolayısıyla ruhsat hakkının olmadığını, bu sebepten bu firmaya olumlu görüş verilemeyeceğini söylediler. Biz de su havzası mevzuatı gereği ilgi birimlerce yazışarak İSKİ olarak olumlu görüş vermedik. Olumsuz görüşümüzü birkaç defa tekrarladık. Bir bayram günü Fatih'te çelenk koyma töreninde yanıma İdris isimli şahıs geldi, benimle konuşmak istedi. Ben de dinlemek adına kendisini İSKİ'ye davet ettim. 'Tüm dosyalarını topla, bizim birimlerimiz bir hata yaptıysa hukuk işlerinden bunu sorup görüşlerini alıp düzeltiriz.' dedim. Verdiği tüm dosyaları dikkatli şekilde inceleyerek hukuk işleri birimine gönderdim. Onlar da 13 Mayıs 2024’te dönüş yaparak olumsuz olarak bildirdi."

Müşteki İdris Ö: Ben rüşvet vermediğimden dolayı 2 yıldır mağdur durumdayım

Şafak Başa'ya müşteki olarak savcılıkta ifadesi alınan İdris Ö'nün beyanı okundu.

İdris Ö'nün ifadesinde şunlar yer aldı:

"2023 yılının ocak ayında İstanbul ili Pendik ilçesi Kurnaköy Mahallesi'nde bulunan T*** M****'e ait rehabilite projesi uygulaması için masrafların tümünün karşılanması dahilinde, evrakın takibi ve tamamlanması doğrultusunda yüzde 50 hissesini sözleşme yaparak tarafıma aldım. Buranın hazine arazisi olmasından dolayı bu süreçte hazırlamış olduğum projenin uygulanması için Milli Emlak, MAPEK, Cumhurbaşkanlığı, Çevre ve İklim Değişikliği Bakanlığı, İBB Çevre Koruma Dairesi Başkanlığı dahil tüm yerlerden onayımızı aldık. 2023 yılı ocak ayı itibarıyla da çalışmalarımıza başladık. İstanbul Valiliği Yatırım İzleme Koordinasyonu, İBB'nin de aynı arsa üzerinde bir talebinin olduğunu ve olumlu görüş verildiğini, bu nedenle İBB'ye burada herhangi bir tasarrufu olup olmayacağının sorulması gerektiği belirtildi. İBB'ye bu konu ile ilgili yazı yazıldı. İBB'den ise herhangi bir tasarruflarının olmadığına dair cevap verildi. Daha sonraki prosedürler gereği İBB Çevre Koruma Daire Başkanlığından ruhsat alınması gerektiği için bütün evrakımızı tamamlayıp İBB'ye başvurdum."

İdris Ö, ifadesinin devamında İBB'de ruhsatlarının onaylanması için Pendik Belediyesi, Tarım İl Müdürlüğü ve İSKİ Su Havzaları Daire Koruma Başkanlığının görüşlerinin talep edildiğini, Su Havzaları hariç diğer yerlerden olumlu görüş geldiğini belirtti.

Ancak 3 ay geçmesine rağmen Su Havzaları Daire Koruma Başkanlığından görüş gelmediğinden ilgili Daire Başkanı Adem Şanlısoy'la görüşmeye gittiğini anlatan İdris Ö, "Her seferinde beni oyaladı. İSKİ mevzuatına göre vermesi gereken görüşü çeşitli bahaneler uydurarak vermedi." beyanında bulundu.

Müşteki İdris Ö, ifadesinde şunları dile getirdi:

"Bana, (Adem Şanlısoy) 'Cumhurbaşkanlığı, Çevre Bakanlığı kanunsuzluk yapmış.' dedi. Hatta bir seferinde bana 'Fatih Keleş'i tanıyor musun?' diye sordu. Bekletilme neticesinde ben de İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa'dan randevu aldım. Genel Müdür Şafak, bana 'Fatih Keleş'in yanına git, ne veriyorsan ver, senin işini ancak o çözebilir.' dedi. Fatih Keleş, bize talimat verirse 10 dakikaya yazını hazırlarız.' dedi. Ben hayatımda hiç kimseye rüşvet vermediğimden, almadığımdan dolayı Şafak Başa'nın bu teklifinden dolayı şoka uğradım. Ekrem İmamoğlu'nu Trabzon'dan tanıdığımdan ve aramızda bir samimiyet bulunduğundan geçen sene ramazan bayramında ve geçen haftaki mitingi için Trabzon'a geldiğinde her ikisiyle de Ramada Hotel'in lobisinde görüştüm. Geçen seneki görüşmemizde durumu anlattığımda o da bana 'Sen genel müdüre küfredip yumruk atmışsın.' diyerek Fatih Keleş'in kendisine bu şekilde bilgi verdiğini söyledi. Ben de kendisine böyle bir olayın yaşandığını belirttim. İSKİ'de yapılan haksızlıkları tek tek kendisine anlattığımda bu konuyu inceleyeceğini söyledi. Ben araya Ali Nuhoğlu'nu (şüpheli) da sokmama rağmen sorun çözülemedi. Meğerse bunlar zaten Ekrem İmamoğlu, Ali Nuhoğlu, Fatih Keleş, Tuncay Yılmaz (şüpheli), Murat Ongun (şüpheli), beraber hareket ediyorlarmış ve kurdukları bu yapı üzerinden insanlardan rüşvet topluyorlarmış, ben rüşvet vermediğimden dolayı 2 yıldır mağdur durumdayım."

"İnanmadığım hiçbir işlemin altına imza atmadım"

Başa, söz konusu iddiaların iftira olduğunu savunarak, "Bununla ilgili tüm yasal haklarımı kullanarak suç duyurusunda bulunacağım. İSKİ Genel Müdürü olarak kanundan gelen en önemli görevim, su havzalarını korumaktır. Su havzaları ile kaçak imar mevzuatına aykırı olumsuz şeylerle ilgili göreve geldiğimden beri mücadele ediyorum. İSKİ tarihinin en fazla kaçak yapılaşma ile ilgili mücadele eden genel müdürü olabilirim. Bu yüzden bu işlemlerle ilgili bu tür olaylarla karşılaşıyorum ama hiçbir şekilde hukuka aykırı karar ya da görüş verdiğim olmamıştır." beyanında bulundu.

Şüpheli İpek Elif Atayman'la para transferlerinin neye istinaden yapıldığının sorulması üzerine Başa, "Ben 2018 yılının 5 Kasım ve 5 Aralık dönemi arasında Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı aday adayı oldum. O dönemde röportaja aracılık etmesi sebebiyle kendisinin harcamış olduğu parayı gönderdiğimi düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Murat İ'yi tanıyıp tanımadığı, ne işle uğraştığı ve aralarında ne tür ticari faaliyet olduğunun sorulması üzerine Başa, "Murat İ. isimli şahsı tanımıyorum. Bu şahsın ne işle uğraştığını bilmiyorum. Aramızda ticari faaliyet yoktur." beyanında bulundu.

İfadesine eklemek istediği başka hususun olup olmadığı sorulan Başa, 25 yaşından beri farklı kademelerde hizmette bulunduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

"İSKİ iş ve işlemleri, Sayıştay denetçileri ve iç işleri müfettişleri tarafından denetlenmektedir. 6 yıldan bu yana şahsımla ilgili ciddi hiçbir iddia yoktur. En son olarak birkaç ay önce 2 mülkiye başmüfettişi tarafından görev dönemim tamamen teftiş edildi ve hiçbir incelemeye konu olmadan rapor Bakanlığa sunuldu hatta mülkiye müfettişleri ki ben de eski müfettiş olduğum için bütün personeli toplayarak usulden olmasa bile teşekkür ederek kurumdan ayrıldılar. Raporun son kısmında da Türkiye'ye örnek olacak işler olarak değindiler. Teftiş ve denetimden gelen bir kamu görevlisi olarak neyin suç, neyin suç olmadığını çok iyi bilebilecek durumdayım. İSKİ'de görev yaptığım dönemde de hukuka uygun olmayan ve inanmadığım, doğru bulmadım hiçbir işlemin altına imza atmadım."

AA