Trabzonspor Kulübü Hukuk Kurulunca İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen dilekçeyle şike davasında haklarındaki hüküm kesinleşen kişilerin cezalarının infazı talep etti.

Trabzonspor Kulübünden yapılan açıklamada, Hukuk Kurulunca mahkemeye gönderilen dilekçede, şike davasında İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın, Yargıtay 5. Ceza Dairesi tarafından, 17 Ocak 2014'de bazı sanıklar yönünden onandığı ve kararın kesinleştiği anımsatıldı.

Bir kısım sanıkların, soruşturma ve kovuşturma aşamasında ileri sürdükleri hususlarının, temyiz aşamasında da ileri sürüldüğü kaydedilen dilekçede, özetle şunlar ifadelere yer verildiği belirtildi:

"Yargıtay 5. Ceza Dairesinin haklarındaki mahkumiyeti onamasından sonra da CMK 308. madde uyarınca itiraz istemine konu etmişlerdir. Haklarındaki hüküm kesinleşen sanıklar, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından itiraz konusu yapılmamış bu hususları yeniden yargılama sebebi göstererek sayın mahkemenize başvurmuşlardır. Ayrıca, sanıklar, yargılama aşamasında içeriklerine itiraz etmedikleri telefon kayıtları hakkında yanıltıcı beyanlarla infazı önlemeye çalışmaktadırlar. Sanıkların tüm talepleri yasalara, ceza hukuku ve ceza usul hukukunun genel ilkelerine tamamıyla aykırı olup infazı ertelemeye, adaletin tecellisine engel olmaya yöneliktir."

Dilekçede, duruşma tutanaklarının sahte olduğu iddiasının doğru olmadığı, Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'a "kumpas" kurulduğu iddiasının hukuki dayanaktan yoksun olduğu, iletişim tespiti tutanaklarının şüpheli olduğu iddiasının tutarsız olduğu görüşleri de savunuldu.

Yeniden yargılanma taleplerinin hukuka aykırı olduğu belirtilen dilekçede, şunlar kaydedildi:

"Bu dosyada yargılamanın yenilenmesi kararı verilmesi demek Ceza Hukuku ve Ceza Usul Hukukunun temel kaidelerinin alt üst edilmesi demek, şimdiye kadar kesinleşmiş tüm örgütlü suç dosyalarının, dinleme kararı verilmiş dosyalarının tamamında yeniden yargılama kararı verilmesi demektir. Özetle yeniden yargılama kararı verilmesi halinde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının belirttiği gibi adalet içinden çıkılmaz bir kaosa sürüklenecek, tüm Yargıtay içtihatları ve hukukun gelen kuralları da çiğnenecektir."