Bakan Yıldız, Türkiye'nin bir hukuk devleti olduğunu vurgulayarak, 'Tüm alışverişini ona göre yapmak zorunda. Biz 35 milyon tonluk petrol ticaretimizin alımı anlamına gelmiyor yalnızca, satış da var. Ticaretimizin son litresine varıncaya kadar resmi işlemler yapıyoruz. Yaklaşık 13 ayrı ülkeden petrol alıyoruz, tedarik ile ilgili zorluğa girmiyoruz. Arz fazlası her ülke için yeterli. Konu teknik olmaktan çıkıp siyasi' dedi. 

Türkiye'nin Kerkük-Yumurtalık Hem Petrol Boru Hattı'ndan Irak petrolünü aldığını kaydeden Bakan Yıldız, 'Bunun içinde Bağdat da var, Erbil de var. Irak Anayasası'ndaki ölçülere göre yetki çerçevesinde o petrol alınıyor, o paylaşımı bölüşümü belirleyen Irak. Biz aldığımız Irak petrolünü eski Petrol Bakanı Luaibi geldiğinde basınla paylaştı. 100 bin varil kısmını Kuzey Irak'a ayrılabilecek bir petrol olduğunu söylemişti. Irak'taki petrolün kaynağını Irak'ın bir iç meselesi olarak görürüz. Birisi 'Kerkük petrolüne IŞİD petrolü karıştı' diyorsa bizim sorunumuz değil. Böyle bir konu bize aktarılmadı, aktarılması halinde buna karşı tavır alacağımızı tüm dünya bilir. Kurulmaya çalışılan ilginin tutmayacağına inanıyorum. Siyasi bir ilgi kurulmaya çalışılıyor. Türkiye'nin uluslararası itibarı zedelenmeye çalışılıyor. Argüman bugün petrol olur, yarın başka bir iş olur. Türkiye'nin, IŞİD'i destekliyor intibası verilmek isteniyor. Özellikle Batı'da, ABD ve AB ülkelerinde böyle bir intiba oluşturulmaya çalışılıyor. Türkiye batının doğusuna doğru itilmeye çalışılıyor. Muhataplarla görüşmede bu konu hiç gündeme gelmedi. Bir haber tüm editörlerin mutabık kalarak yaptıkları bir şey, ciddi bir bilgi kaynağına dayanmalı. İşin tuhafı burada. Türkiye'nin coğrafya olarak böyle bir yapıya komşu olması bunu yaptığı anlamına gelmiyor. Öyle bir ilgi kurmak istiyorlarsa Türkiye'nin Suriye'ye 910 kilometre sınırı var. Irak'la birlikte bin 200 kilometre sınırı var. Bu IŞİD'den petrol alacağı anlamına gelmiyor. Bu ideolojik ve kasıtlı çıkarıldı. Teknik konu değil bu yani. Irak'ın elindeki Beji Rafinerisi IŞİD'in eline geçmişti. Ham petrol Kürtlerin elindeydi. Onlar böyle olunca oraya ham petrol pompalamadılar. Dolayısıyla petrol ürünleri imkanı kalmadı. Biz Kuzey Irak'a petrol ürünlerini veriyoruz. Benzin, mazot, petrol ürünlerini veriyoruz. Belki İran'dan da aldıkları ile ihtiyaç karşılanıyor. Gerek Suriye, gerek Irak da eline geçirdiği kuyulardan ham petrol elde ediyor olabilir. Bu bizim problemimiz değil, Irak'ın problemi. İtham şu; 2 milyon dolarlık petrol IŞİD'in Türkiye'den gelir kaynağı mı. Biz diyoruz ki böyle bir şey yok, böyle bir şeyi hem istemeyiz, hem de müsaade etmeyiz. Bu nasıl olur, kaçak yolla. Kaçak yolla ise de bunun muhatabı Türkiye değil. Bu haberin kasıtlı yapıldığı kanaatindeyim. Türkiye'nin uluslararası itibarını zedelemek için yapılan bir haberdir. Kaçak Irak'ta, Suriye'de yapılıyorsa biz bununla ilgili bir işlem yapamayız' diye konuştu. 

'IŞİD petrolü Türkiye'ye kaçak yolla girer mi?' şeklindeki soru üzerine Bakan Yıldız, 'Bize böyle bir bilgi ulaşmadı, ulaştığında da Gümrük Bakanlığımız mutlaka müdahalesi olacaktır. Böyle bir şey katır üzerinde gelemez. 2 bin ton diyorlar, bu karayolu ile tankerle, kaçakla gelebilecek bir yapı değil. Kaçakçılık her zaman tartışılıyor ama Gümrük Bakanlığımız böyle bir şey olsa tedbir alır. Böyle bir bilgi bana gelmedi. Günlük 20 ila 100 tanker petrol ürünü, yani rafine edilen petrol gönderiyoruz Kuzey Irak'a' karşılığını verdi.