YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, "Taksim Gezi Parkı ile birkaç gündür oluşturulmaya çalışılan istikrarsızlık ortamı, Türkiye'nin bugünü ve yarını için tehlike arz etmektedir." dedi

     Gökhan Çetinsaya , bazı temaslarda bulunmak ve toplantılara katılmak üzere Muş'a geldi. Prof. Dr. Çetinsaya, "Bizler 5 Nisan 2013 ten buyana Türkiye'nin farklı bölgelerinde ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Özellikle doğu ve güneydoğu da bulunan üniversitelerimize ayrı ayrı ziyaretler gerçekleştirmeye gayret ediyoruz. Geçen haftalarda Siirt, Şırnak, Diyarbakır, Batman illerimizi ziyaret etmiştik. Dün de Bingöl'deydik bugün Muş'ta yarın Bitlis'te, perşembe günü de Van'da genel kurul olarak toplanacağız. Daha sonrada seyahatlerimize devam edeceğiz. Burada sadece rektörle senatör üyeleri ile toplantı yapmıyoruz. Öğrencilerimiz ile, öğrenci temsilcileri, öğretim üyeleri, şehrin ileri gelenleri ile de toplantı yapıyoruz." diye konuştu.

    Taksim Gezi Parkı'ndaki olaylara ilişkin, "Ülkemizin içinden geçtiği bu önemli süreçten ülkemizin hayırlarla çıkacağını düşüyorum. Üniversitelerimiz bu süreçten en büyük payı alacaklardır." şeklinde konuştu.

    "Bu toplantılar bizler için çok yararlı toplantılar oluyor. Burada üniversitenin tüm sorunlarını, yüksek öğretimin tüm sorunlarını masaya yatırıyoruz. Yüksek öğretimin temel meselelerini konuşuyoruz. Aynı zamanda çözüm sürecine üniversitelerimiz, nasıl katı verir veya nasıl katkı verir bunu konuşuyoruz." diyen YÖK Başkanı, "Bunların sonuçlarını da ayrıca paylaşacağız. Bizler gerçekten ülkemizin içinden geçtiği bu önemli süreçte çok yararlar hayırlar görüyoruz. Ülkemizin bu süreçten büyük hayırlarla çıkacağına inanıyoruz. Başta da üniversitelerimiz en büyük payı bu süreçten alacaktır." ifadelerini kullandı.

    "SON GÜNLERDE YAŞANAN GERGİN ORTAMDA ÜNİVERSİTELERİMİZİN YAPMASI GEREKEN VAZİFELER VAR"

    Son günlerde yaşanan gerilimler de üniversitelerin yapması gereken vazifeler olduğunu belirten Çetinsaya şunları söyledi: "Üniversiteler tarih boyunca öncü fikirlerin, barışcıl projelerin, demokratik bir biçimde yaşama kültürünün yeşerdiği ve savunulduğu mekanlar olarak, ülkemizin bu gün tecrübe ettiği gerilimlerinin tırmanmaması için çaba sarf etmek, itidali ve istikrarı savunmak durumundadırlar. Normalleşen demokrasi, büyüyen ekonomisi, artan itibarı ile Türkiye büyük bir fırsat yaklamıştır. Toplumsal barışı tesis etmek adına önemli adımlar atılmıştır. Bu barış süreci ülkemiz için önemli bir adımdır. Bu fırsatı heba etmemeliyiz, edemeyiz. Birkaç gündür yapılmak istenen bu istikrarsızlık ortamı ülkemizin bu günü ve yarını için tehlike arz etmektedir. Barış sürecine zarar verebilecek bir durumu vardır. Bunun için toplumsal barışı sağlamak gerekir. Bu nedenle bizlere büyük iş düşüyor. Bu konularda hassasiyetle bu konuya eğilen rektör arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz. " CİHAN